Kokunu dost rüzgârlar gece gündüz taşıdı bana
Kokladıkça uğruna kurban olmak istediğim
Gökkuşağına şiirler gönderen hayal taciri bir şairim
Onca sayısız yıldızın her birinde parlar umudum
Dolunayda gülümseyen gözlerine mahkûmum
Mor dağlar kesmese, okyanuslar tutmasa yolumu
Kuşların kanatlarında bulutlar
Yağmuru taşıyorlar.
Öne arkaya, sağa sola
Ve hep birden,
Katar katar,
Ufukta kayboluyorlar.
Yalnız ağlamak vardı türkülerimizde
Zamanın tuzaklarından gelen
Hepimiz mutsuzduk düşlerde
Oysa kurtuluyordu ölen
Gücüm yok diyorum, vermeyin bana yük
Yeniden şarkılarda yaşamak
Seninle olmak yeniden
kahır dolu günlere inat
Oysa bilirsin, yıllardır söylenir durur
Bülbülün vurgunluğu kırmızı gülleredir
benim yalnız sana,
Güller bir başka güzeldi o zaman
Bülbüllerin yanması ah ne acı
Ağaçta yapraklar sararır, düşer
Çiçeklerin boynu bükük bir başka
Ümitler yorgun bir rüzgâr eser
Kişiler yollara düştüğü zaman...
Önceleri sezsizce severdim seni
Aramız derya deniz, iyiydik
Bilmem nasıl oldu bir gün
Seni seviyorum dedim
Küsüştük
Hay söylemez olaydım
Gizli sırların açık pazarı
Hatıra defterinden birkaç yaprak
Benim için de ayır, olur mu?
Altında imzam olan
Üç beş satırlık yazımın
Arasında buruşmuş resmim de
Duygularımın tuzağına düşmedim daha
Şimdi sen varsın yanımda
El ele, göz göze, gönül gönleyiz ya
Şiir denilen rüyâ uzakta
Acaba diyorum şiir denilen peri
Anılar fırtınası okşuyor yüzümü
Yakamı bırakmıyor tutuyor özümü
Yaşadıklarımız kare kare ayaklanmış
Pencereler kapanmış kapılar dayaklanmış
Seninleyim şimdi dudağımda şiirler
Gül bahçesindeyiz gül kesilmiş sihirler
Tekmil ufuklarda koyu bir sis perdesi
Almış güneşi koynuna bulutlar
Ne güneş yakıyor, ne hava açıyor
Dağların doruklarında bulutlar
Almışken koynuna güneşi
Umudu yakalamanın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!