Ülkemde turistik geziye çıktım,
Bir birinden alımlı iller gördüm.
Her yana sevdalı gözlerle baktım;
Bir birinden bakımlı yollar gördüm.
Gecesi gündüzden faal şehirler,
Mevsim gelir kar yağar,
Dağlar başı ak olur.
Sabah olur gün doğar;
Ortalık berrak olur.
Yay yanında ok olur,
Şu dertler sağnak sağnak,
İnsan üstüne yağar.
Sorunlar yumak yumak,
Boğazı sıkar boğar..
Çareler azaldı mı,
Kağıt kalem önünde seni bekler,
Al şu kalemi de yaz elim elim.
Boşa gitmesin verdiğim emekler;
Dizelerden kolye, diz elim elim.
Harfleri dizdikçe heceler olsun,
Ebeveyn olmak saltanat,
Taç ile tahtı zorlayan…
Öyle bir umut ki evlat,
Yarının sahibi sayan.
Bir sevdadır, serde evlat,
Gönül kapılarım sana açıktır,
Bir selamımı alınca koş ta gel.
Gönülden gönüle gizli yol vardır,
Bekleme, hemen o yola düşte gel.
Öyle hasretim ki vuslat gününe,
Biz tamamlayalım eserimizi
Dünya yeni güzelliklerle dolsun
Çalışkan arı gelir bulur bizi
Bal verecek çiçeklerimiz olsun.
At kibiri, gururu, bırak nazı
Aklı almış bir kelden,
Ekmek elden, su gölden.
Düşersen el ağzına;
Kurtulamasın dilden.
-Kokuyu al bir gülden,
Arabam yok, bir eşek aldım
Ayaklarını nallıyorum,
Dünya’yı bir tesbihe dizdim.
Elime alıp sallıyorum.
Konuşacak bir şey kalmadı,
Çakala yem olma, zillete düşme,
Yiyecekse seni bir aslan yesin.
Sakın hak bildiğin yoldan hiç şaşma
İsterse Dünya sana yanlış desin.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!