Bana öyle öykü anlat ki dede;
Savaşı değil, barışı anlatsın.
Hayatın gerçeklerini işlesin,
İnandırıcı olsun, aklıma yatsın.
Diyar diyar yad elleri dolaşma,
Senin aradığın yer buradadır.
Ekmek kapısı çok bulabilene,
Havada, su da ya da karadadır.
Âşık oldum bir güzele,
Bu sevdanın vurgunuyum.
Gezdim durdum elden ele,
Bu yolların yorgunuyum.
Yolum sana düştü hancı,
Bazen düşünür zihnimi yoklarım,
Sonra çevremde ki havayı koklarım
Kırk kere ölçer bir kere biçerim,
Sonra iyi kötüyü ayıklarım.
Yeşil bağdan bir gül der,
Onu bir gülene ver.
Gül de gülen de güzel,
Kadrini bilene ver.
Daldan bir meyve kopar,
Tembelden uzakta dur,
Yakası kirli olur.
Ucuz berber arama,
Makası kirli olur.
Ateş yanmaz ocağın,
Hayatını işe adamış bir köle gibi,
Bekliyorum ömrümü geçirdiğim yuvamı.
Sağlam gücüm vardı ki alınmaz kale gibi,
El açıp da Rabbime ediyorum duamı.
Bütün dünyalar görsün,
Bir kareye al bizi.
Allah selamet versin,
Böyle diyor önsezi.
Gülerim bazı bazı,
Yine hüzün sardı garip başımı
Sen olmadan yüzüm gülmüyor Leylam.
Yalnızca yaptım çetin savaşımı,
Kimse kadir kıymet bilmiyor Leylam.
Senden uzaklarda kimsesiz, kimsiz,
Her yürekte bir dağ, her gönülde yara,
Acıyı dindirmiyor, ne pul ne para.
İyi bak elinde olanı kaybetme
Kayıpların zamanı gelince ara
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!