Madem ki sevmiyorum artık,
O halde, her akşam
Onu düşünerek içtiğim
Meyhanenin önünden
Ne diye geçeyim? ..
Dün fena sıkıldım akşama kadar
İki paket cigara bana mısın demedi
Yazı yazacak oldum, sarmadı
Keman çaldım ömrümde ilk defa
Dolaştım
Tavla oynayanları seyrettim
Karşı evin arkasından ay doğdu
Akşam serinliği çıktı
Tramvay sesleri geliyor
Deniz kokusu geliyor uzaktan
Manzaradan pek fazla mütehassisim
Denizlerimiz var, güneş içinde
Ağaçlarımız var, yaprak içinde
Sabah akşam gider gider geliriz
Denizlerimizle ağaçlarımız arasında
Yokluk içinde
Akşamla bak yine gül rengi buhurdan
Bin bir hülyaya acık penceremin camında.
Sukut örüp bu sıcak sonbahar akşamında
Bir alem doğdu yine giden günün ardından.
Sardı o her akşamki sessizlik yokuşları,
Bir alem doğdu yine giden günle beraber;
Ne budala seymisim meger,
Senelerdenberi anlamamisim
Hardalin cemiyet hayatindaki mevkiini...
>
Bunu Abidin de soyluyordu gecende.
Daha buyuk hakikatlere
Uyandım baktım ki bir sabah
Güneş vurmuş içime
Kuşlara,yapraklara dönmüşüm
Pır pır eder durur bahar rüzgarında
Kuşlara,yapraklara dönmüşüm
Cümle azam isyanda
Ömrün o büyük sırrını gör bir bak da
Bir tek kökü kalmış ağacın toprakta
Dünya ne kadar tatlı ki binlerce kişi
Kolsuz ve bacaksız yasayıp durmakta
Hitler amca!
Bir gün bize de buyur.
Kakülünle bıyıklarını
Anneme göstereyim.
Karşılık olarak ben de sana
Mutfaktaki dolaptan aşırıp
Orhan veli kanık keşke hayatta olsaydı o kadar güzel şiirleri var ki Türkçe öğretmenimiz bile bize şiir verirken her zaman Orhan veli kanık şiirleri veriyor bu hafta da orhan'ın 2 şiiri var.
Demek ki büyük şair olmak için uzun yaşamak değil yaşanmışlık gerekiyor..
Şiirlerini okurken
İnsan aynı duyguları yaşıyor