Bir gül deydi elime
Kırmızınla kavruldum, yandım
Dudakların öyle bir kor
Ateşinin rengine aldandım
Yanarken ateş oldum
Parlarken güneş oldum
Tek kendime eş oldum
Evrenin tozuyla doldum
Tadarken o an öldüm
Bir alevdi
ellerin yanan.
Yakar mıydı bedenimi?
denemeliydim
geç anladım.
Her nefeste ölür her nefeste yeniden coşarsın
Üzüm şaraba dönüşür billur kadehte tadarsın
Maksat kafa bulup, sarhoş olmak değil
Maksat yaşamak, her kadehte yeniden yaşarsın
Şarap şişeden kırmızı aktı
İşte o an durdu zaman
Dudaklar bal şerbeti tattı
Ruhun iksiriydi damlayan
Ne an kaldı ne anılan
Bilmem kaç rakımlı
O bilinen tepenin ulu ağacına
Dayadı bedenini
Kuru ağacın boyadı bedenini
Atkısıyla sildi alın terini
Dün sayfalara sığındım
Sıcacıktılar
Bazen acımasız
Yine de bana kucak açtılar
Dolaştım çaresiz aralarında
Kelimeler suskundu
İnce, ince örüyorum kaderimi
Bir ilmek de sarmalıyor diğerini
Benim için ağ da bir, avcı da bir
Yaşayan da, hak eden de kefenini
Siga, siga topluyorum yelkenimi
Düş peşime koş dedi seher yeli
Es, yanımda, es ıslık çalar gibi
Haykıralım göklere, sen deli ben deli
Göz yaşlarımız yağmur olsun çağlar gibi
Bir öpücük üfledim gökyüzüne
Kalbimi açtım kan çiçeklerine
Ninniler söyledim doğmamış çocuklara
Kendi toprağımı kokladım kendi elimle
Bir kurşun sağımda, diğeri böğrümde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!