İman gücünün silah gücüne galip geldiği yerdir,Çanakkale
Kahraman bir milletin yedi düvele ders verdiği yerdir,Çanakkale
Hasta adam dedikleri ecdadımızın ölüme meydan okuduğu yerdir,Çanakkale
Ve... Dedemin beşikte bebesini bırakıp geri dönmediği yerdir,Çanakkale!
Kitapların ruhu çağırıyor bizi
En zevkli mavi düşlere,
Bazen gerçek bazen rüya
Eğlence başlıyor sayfalarda.
Keşfedilmemiş adalar
Garip garip olaylar
Güneşin altında ıslanmaktır
Seni sevmek
Aydınlığın içinde kör olmaktır
Seni hissetmek
Ve sana varmaktır
Belki de vazgeçmek.
Ucuzdu yaşam
Ucuzdu duygular
Daha katledilmemişken ömrüm aşktan
Sen çıkageldin taze bir bahar gibi,
Kirlenmemiş dünyamın içinde
Buldum seni
İnsan nefsine kanmış gider
Saltanata binen ölümle iner
Son nefeste her şey biter
Halim zalim bilinir son nefes
Gönlüm delidir ayar tutmaz
Aşka gider kararında durmaz
Çağani senden aşık olmaz
Var git sen kendi yoluna
Mecnun olan bir kalıba uymaz
Kimler geldi kimler geçti bu yerlerden..Kimseler umursamadı derdinden.Herkes kendi derdine düşmüştü.İş,ekmek ve başka dertler yüzünden unutturdu gelen gideni.Şimdi şu taştan ve soğuk banklarda oturan yabancı benim belkide.İnsanların içinde bir o kadar tek başına bir o kadar uzaklarda.Şu fısıldayan rüzgar kimlerin adını anmakta..Şu ağaçlar nasılda üzerimizde yükselmekte.Ve toprak nasılda insanları sınırsızca kucaklamakta...
Evet..Bir çiçek boynunu bükmüştü,Gözlerimin önünde öylece sararmış pörsümüş..Kimbilir hangi genç kızın solduğuna,boynunun bükülüp tekedildiğine tanık olmuş..Ve oradan geçenler basıp geçmişler çiçeğin üzerine hiç düşünmeden..Neden boynu bükük neden solmuş? Ne de olsa çiçek ölmüş,öldürülmüş..
Sonra nasılda acelesi var insanların..Bak kimisi işe gidiyor,kimi evine,kimi uzatmalı sevgilisine..Kapanıyor tüm kapılar..Tüm kapılar gözgöze,yüzyüze kapanıyor düşmanca birbirine..Gösterişli bir eda,yalanlar ortaya çıkmayı bekliyor balçıkla sıvar gibi umutsuzluğu yeniden yeniden..
Artık sanırsın bu şehre bir daha gün doğmaz,sanırsın kimse kimsenin derdini sormaz.Eşyalar birbiriyle konuşur,toprak,rüzgar elele vermiş sesler çıkarırlar kendince...Garip bir kahkaha soğuk,yoz,bayağı aniden yankılanır caddelerde..
Neden sonra bu vahşi serzeniş susar,kendini bulunmaz kadim bir karanlığa atar..Kimse nasıl olduğunu bilmeden yine çıkarıp yerinden bu dingin suskunluğu binlerce kez yeniden yeniden didikler parçalar..
Uzaklardan çığlık çığlığa kopar bir doğumun sancısı..YİNEDE TÜM KELEBEKLER ÖLDÜĞÜNDE YENİDEN DOĞAR UMUT...
Başladığı yere dönsün zaman
Bir kadeh yalnızlık tek kişilik olsun
Zamanla gelişen yetilerimiz
Anlasın tüm yetersizliğini
Farkında olmayanlar uyansın
Gecenin rengi solsun
Herşeyden önce hiçbirşey vardı
Ya hep ya hiçi anlatırdı
Tüm kitaplar
İyi yada kötü
Akıllı yada akılsız
Ahlaklı yada ahlaksız
O kapıdan içeri girip huzura varınca
Sen ey densiz ne söyleyeceksin Mevla'ya
Dillerin tutulup göğsün daralınca
Sen ey gafil ne söyleyeceksin huzurda?
Çok günahlar işledin yoldan saptın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!