Gönül dağlarıma geri dönersen,
Yollarına taş döşedim bilesin.
Mazi yokuşundan düze inersen,
Yıllarına yaş döşedim bilesin.
Gezip tozduğumuz sevda yolunun,
En iyisi; ben bu hediyeyi sana yollamayayım
Bildiğim bir şeye de boşuna zorlamayayım.
Biraz sohbet edelim,sonra izin alayım.
Ağırına giderse hoşgör,çünkü ben, Alaylıyım.
Ne anlarsın sen, el dokuması, zarif abiyeden?
Sana ver, hippiler gibi paçavra giyinmeden.
Benim Ülkem, baştan sona fay hattı,
Molla geçer, yosma geçer, sallanır.
Sanatına bilimine zay hattı,
Şair geçer, şiir geçer, harcanır.
Köylüsüyle, Kentlisiyle sel hattı,
Fincanlarım oksitlendi,
O yar kahve içmeyeli,
Hecelerim taksitlendi,
Yare sözcük seçmeyeli,
Başı bahar sonu mezar,
Sevgin gitti üzerimden,
Canım açıkta kaldı.
Üşüyorum.
Yorganlar ısıtmıyor bedenimi,
Ayarlarım bozuldu.
Kurcalıyorum ama..,
Veysel toprağı bitirmiş,
Kazak avrada yetirmiş,
Mahsun zevzegi getirmiş,
Bize kalmış anı yazmak.
İstiklalde tektir Akif,
Madem doğuştan fakirsin,
Durma gardaş bir dernek kur.
Hem safsın hem de bakirsin,
Durma gardaş bir dernek kur.
Işık fener al kendine
Bu dünya bir meslekhane,
Evveli iş,zahiri ilkesidir.
Yaşamaya şeref veren,
Yaşayanın kendisidir.
Ak bir alın, beyaz sayfa,
Hayat güvencesidir.
Beni saldınız ya gurbet ellere,
Karmı bitti başınızda dağlar oy.
Bülbülleri lal ettiniz dillere.
Harmı bitti döşünüzde dağlar oy.
Yaş mı durdu anaların gözünde,
Karanlığın rahminden gün doğursun sancılar.
Yiğitlerden umut yok umudumuz bacılar.
Yeniden filizlensin ulu çınar dalları,
Fincanları yıkayın bitsin kasvet falları.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!