I
Mevla’dan Mevlana’da, şekillenmiş hoşgörü,
Sanki ta maveradan O’ndaki ulvi görgü.
Gönlü’nün Lut Göl’ünde yıkamış nefs narını.
Dönerek aksettirmiş,dünyaya didarını.
Kır kokulu çocuklar..!
Koşun;
Kalabalıklara bahar gelsin.
Koşun;
Aramızdaki buzullar,buhar olsun erisin.
Kötülüğe anaç olan analar,
Şöyle yumuşak yumuşak aşk-u safa,
İle yazıp, yürümek varken sa'd-abada,
Ne diye kalp, hergün feryad-ı figanda?
Nerden çıkarıyorsun, bu kadar zelzeleyi?
Neden anlamıyorsun,bu baht bizde ezeli.
Ömrümüz iki telden,
Var ve yok otelinden.
Gençlikte çalar oynar,
Habersiz, son halinden.
Ömrümüz iki el'den,
Kaderimiz milim şaşmaz,
Ayarlıdır kaymakam bey.
Umudumuz köyü aşmaz,
Duyarlıdır kaymakam bey.
Yolcusu çok konan göçmez,
Testi kırık dolmuyor,
Su boşuna boşuna.
Elif Lam'ı bulmuyor,
Hu, boşuna boşuna.
Güneş aya darılmış,
Güzelleme,güzellere yazılır,
Çirkinlere hoyrat var belli belli.
Yar koynunda, dilsiz bile dillenir,
Yari olmayanlar lal belli belli.
Otla ölçülürmü,balı çiçeğin?
Bugün gene rüyamda,
Birçok hayvanat gördüm.
Eşşeği bir okulda,
Lisan kursunda gördüm.
Kurbağa korosunda,
Bende bu dünyada konak edeli,
Anlamadım nere gitti hayatım.
Gece gündüz koşa koşa gideli,
Anlamadım nere gitti süratım.
Yelesinde ülüzgarlar savurdum,
Bana şöyle kuytu bir yer gösterin,
Bugün kana kana ağlayasım var.
Çoğunu bitirdim ömrü hederin,,
Zarara ziyana ağlayasım var.
Ben yatsam geceler uykusuz kalır,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!