Yalnızlık gider bir yere.
Bir yerden gelir çaresizliğim.
Bizi mesafeler ayırdı çocuk!
Ben de mesafeler gibiyim.
İstesen kalkıp gelemem,
Uyy! Bu göğüs değil, bu kucak değil.
Toprak da anne, fakat sıcak değil.
Sen yoksun, bahar gelse bahçemize,
Güller gönlümüzce açacak değil.
Sevgi sustu!
Sustu bütün güzellikler.. her şey!
Dal, yaprak, ışık, su...
Sustu, denizlerin ve ormanların uğultusu!
İçimizdeki gür kemanların sesi sustu!
Sustu,
Hala güzelsin eski şarkılar gibi,
Hala gözbebeklerinde aşkın parıltısı...
Ve hala dudaklarında olgun, iri
Bir meyve gibi taşıdığın yaşamak hırsı...
I
Sen çocuktun ve o şehir küçüktü.
Vişne dallarında arzularımız,
Alnımıza konan bir öpücüktü.
Rüyasını bile göremediğim
Dal mısın, içimde kırılan nedir?
Nedir akşamlarla beni kuşatan?
Bütün gecelerin yükü bendedir.
Bendedir yıldızlar ve mavi zaman.
Bendedir çocuğun ilk tebessümü,
'Sevilen daima düşünülür.'
I
İstanbul bildiğin gibi,
'Boğaz' maviliğine mavi,
Dalgalar hürlüğüne hür...
Bekliyorum seni camlardan, yorgun.
Şarkılar hep o eski makamlardan, yorgun.
Gelince sabahlar gibiyim çocuğum!
Gidince, akşamlardan yorgun.
Nice güller solup gitti gönül bahçemden.
Nice yaprakları savurdu acı rüzgarlar.
Şimdi bir başka Gül'ü beklemenin telaşındayım.
Şimdi yeniden başlayacak ömrümde o güzel bahar.
I
Bir uykudan bir uykuya geçmek güzel.
Durgun sudan coşkun suya geçmek güzel.
Bir bahçeden bir bahçeye geçer gibi,
Aşka, o büyük duyguya geçmek güzel.
yüreğinize sağlık gerçek şiir tadı aldım.ömrünüze bereket..