Birbirimizden habersiz yaşarken
Sen ve ben
Kalbime yalancı sözler kazıyordu yabaniler
Küf kokulu diller ile kandırılmıştım
Her iç çekişimde, nefes yerine acı fışkırıyordu böğrümden
Kimsesizdim zaman takviminde
Ne güzelliğin kalır, ne gençliğin teninde
Sevgiyi kalpten atma, kalırsın terk içinde
Atlar hep koşmaz yolda, dinlenir bazen han’da
Bir gün kaçar soluğun, kalırsın uzağında
Hayata sürgün edildiğimde
Meyveleri kül
Külleri bulut
Ölü bir güz’dü gördüğüm…
Nurcan Talay
Kalbini kaptırmaya gör
Kaçmak yasak
Kalmak mecburidir demiştim sana
Gecelerden bir gece
Uyandı kollarında dev adamın
Beyaz güllerle bezenmiş duvağını kaptı
Ölüler sevilmez demiştim sana
Ölmeyecektin,
Öldürmeyecektin beni de senle
Güller aynı renkte kalmaz demiştim oysa
Hep solar koparılınca
Aşk iki yakası tamamlanmamış köprüdür
Vakitsizdir ecel, beden devrilir
Başlar eğri düşer, dil doğru demez
Bir mizan tartıda, günah dirilir
Ömür sönükleşir, ölüm beklemez
Şeytan pususunda, sevabı yıkar
Bir vakit gelecek
Kendini karsılayacaksın kapıda
Mevsimler açacak yanaklarında
Geceyi gündüze öptüreceksin
Yildizları ay ışıgına
Pırpırım, her gün yükselip
Yeşilin bağrından
Mavinin koynuna zıplardı
Yüreğinde sonsuz bir dünya
Ruhunda ise insansız özgürlükler barınırdı
Hep yükselirdi
Ne desem lafı alır yutar susuz
bak desem bakar susar
sus desem konuşmaz adeta kusar
çıkar yol bulamayınca,
pis pis diye miyavlar i’si eksik
sanki fare kovalar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!