Mavi yüzünden kurtulup
Yağmurlar, çatıya saklandıkça
Avuçları kına kokusu ile
Açıldı duaya
Erimek üzereydi mumlar
Pembeli, kırmızılı
Merhaba boncukçu
Sende saklı hayallerimi süsleyen gelinimin takısı
Bana bir boncuk seç en renklisinden
Belki gelir yârim, sırma telli saçlarıyla
Öperim zambak kokulu teninden
Boncukçu bir de
Bu gece
bu gece ansızın değneğini uzatıp
yedeğini çekecek bir gölge
damağında dilini devşirdikçe
yürek üstünde dönecek keskin pervane
vicdansız bir rüzgâr dallarından koparıp
Zifiriye bürünüp gitti sevinç
Tuzakta kaldı umut
Yas tutup ağlamak neye yarar ki
Saadet mevsiminde açıldı cellat gözü
Yürek bahtımdan seni silmek istedi
Zehir doluydu s/özü
Yüreğimde ateş var, dilimde kış cümleler
Ben kaçtıkça hep geldi hiç mi yorulmaz dertler
Gök evinde uyuyan melekler bile sessiz
Yürek pencerem kırık üstelik çerçevesiz
Saydam akardı gözlerimizde hayat
On beş yaşımızın buluğ çağında
Ellerimiz titrek kavuşurdu avuçlarımızın terine
Çocukluğum oynardı tahta hayat üstünde
Dıgıdık dıgıdık deh, hadi götür diyerek
Şenlik içinde güneş, bakıp da göz kırpardı
Yanağıma ışıktan gülücükler sererdi
Saatini kur zamanın
Beklediğin aşk geldi
Dikkat et, sakın kaçırma
Şimdi söyleyin bana
Gözlerime nefreti kim ekti
Hangi eller yok etti ailemi, ülkemi
Bir mavi düş sokağında okşandı martı
Gözlerinde umut
Pençesinde simit vardı
O durmadan yiyordu
Üstelik tombuldu
Melodisi kanadına tutturulmuş bir türkü ile
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!