Seni anlatıyorum, toprağa ve suya;
İçimde dinmez hasretini duya duya....
Gerici dediler adımıza,
Mürteci, yobaz...
Belki de şuracıkda ölsem;
Kimse dönüp bakmaz...
Aklımdasın, ama her saniye;
Mümkün mü, çıkarıp atmak.
Başlarken her işe, her şeye,
İnan çok zor, seni unutmak.
Baştan kabullendim yenilgiyi;
Sanki ben onu mutlu etmek için görevliyim;
Çünkü dünyanın en harika kadınıyla evliyim…! ! ! !
Görsen beni şöyle, korkan biri sanırsın;
Sorarsan, günahkarın biri diye tanırsın...
Geç anladım, dünya dedikleri şey çile;
Ben elveda diyeyim, sende güle güle..
Gözler mika,
Yüz desen harika.
Öyle baka kaldım,
Birkaç dakika.
Saçlar lüle,
(Amcam Ali ÜSTÜN’ün hatırasına)
Ani bir gürültü, ve de sesler;
Sokakta insanlar çığlık çığlığa.
Hepsinde panik, hıp hızlı nefesler;
Bir çırpıda koştum kalabalığa.
Düşün bir kez, ne olur düşün... seni deli gibi seven bu aşığı;
Yanarken yüreğim, sahi etkiler mi sandın beni, şu güneş yanığı...
Kanayan bir yürek taşıdım bedenimde, yıllar yılı;
Ölüme hazırlanıyorum şimdi, zira günlerim sayılı...
Biz onun sadece şiirlerini değil, kendisini de çok seviyoruz...