Bizim köyün,
Suyu eksik suyu.
Çöp dürtsen;
Su çıkar diz boyu.
Bizim köyün,
Silinir hayalimde, canlanan yüzün;
Bir gün öldüğünü duyarım ağlamaklı.
Ruhumda birdi, bin olur hüzün,
Bir şiir yazarım, emin ol dokunaklı...
Bir sonbahar günü,
Rüzgar esiyor hafif hafif.
Parkta bir kızla tanışıyorum,
Adı da Elif.
Banka oturmuşuz,
Gidiyor musun?
Bir veda bile etmeden.
Bunu yapman için,
Bir tek neden söyle;
Bir tek neden.
Vücudum pişmeseydi ateşte, parlar mıydı söyle;
Bir ufacık kalp, bütün alemi kaplar mıydı böyle...
Bugün anneme mektup yazmam gerek,
Zira endişelenir, merak eder.
Sonra evlat acısı diye üzülerek,
Beni dönülmez yollardan ırak eder.
Babama da selam yollamalıyım önce;
Güler hep yüzüm,
Ağlar bazen bir yanım.
Beni sorarsan eğer;
Kırda sürüsünü güden çobanım...
Çocuk;
Getir bana güzellikleri.
Dinsin acım, hüznüm, kederim;
Toplada getir, bütün iyilikleri...
Çocuk;
Çocuktuk o zamanlar,
Kırmıştık bütün camlarını.
O yine de bana yolladı
En içten selamlarını.
Çocuktuk o zamanlar,
Çalındı eşyam, çalındı evim, çalındı arabam;
Bin tane hırsız tanırım da, ama birini aramam...
Biz onun sadece şiirlerini değil, kendisini de çok seviyoruz...