Ölür müyüm sensiz kalınca ben
Sevdalım a
A canımın sorgusu
Yüreğimin dağlarını gümbür gümbür
Yıkar mı sensizlik korkusu
Dinle Hose
Dudaklarımın yanında gizlenen
İçine kapanık gülüşlerimi
Göçebe acıların ardında bıraktığı
İtirazları kırık hüzünlerimi dinle
Tırmandığım ters ağaçlarım var
Sakladığımız sandıklardan, bilgeliğimiz
El verip okşar, yazılan her satırı.
İşe yaramadığı doğru değil
Boşuna çekilmedi,
Tarihimizi kanatan, zindan kahırları.
Her bir direncin hatırı var,
Senin bütün olasılıklarını
Dilini dilime dayayıp var gücünle
Kazdığın mezarlardan birine gömdüm
Bir sabah ayazında adını fısıldadım hamili aşklara
Daha mezarının başında
Bu kaçıncı, unuttum
Geçmişin karanlığından kaçıp
Yalana sığındık biz
Sözlerin
Yapay ışıkların
Aşkların yalanına
Yalnız ve bencilsin dünya
Cinsiyetin yok üreyemezsin
Hırçınsın
Kimsesiz bileklerde parlayan jilet
Öfkeye süslenmiş kürsü
Küfre resmi geçitsin
Bir gün ihtiyar bir yolcu şöyle dedi bana
Yeni bir insanla karşılaştığında
Nasıl biri olduğunu bilmiyorsan
Önce şans ver ona
İyi insandır mutlaka
Ama kimseye
Onca imgenin içinden
En kalın harfleri
En koyu kelimeleri seçtin,
Oysa mavi gözlerin
Baksa, gökyüzü olacaktı.
Çıkarıp içinden ölüm boşluklarını
Uyku hırsızı, sabırsız şiirlerim benim
Çapkın kafiyelerim
Gök gürültülü ve sağanaktır gelişleriniz
Ya gidişleriniz?
Sakin kıyafetler giydirirdik fırtınalı sözcüklere
Belli ki kutsal suyla yıkanmıştı elleri
gözlerime dokundu
gözlerim ağır karanlıktı
baktığım her şey -kendim dahil- eziliyordu
ki, onun dokunuşuyla kalktık sanki
ayaktaydım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!