Bu Gün Bursa da aşırı Lodos vardır. Mavinin izi kalmadı. İnşallah Havanın hırçınlığı geçerde, iki Mavi Kanka (Gök'le Deniz) maviş-maviş bir haleye dönüşürler...Yaradan ne etmeye Kadir değil ki...
HÜRRİYET BENDİNİ YIKARDA GİDER Arif Olan Muhabbeti, Hal Eyler Aşkına Dağları Turap Yol Eyler Lilyumu da Nektar eyler, Bal eyler Gönülden-gönüle akar da gider. ----------------------------------------- Dağları süsleyen borandır-kardır Gönüller ıraksa, hasreti zordur Kankanın Ateşi, Yürekte kordur Tamu Harı gibi, yakar da gider. ----------------------------------------- Güzelin Cilvesi, Yiğide Faktır Merhamet arama, vicdanı yoktur Vuslata ermeden, arzusu çoktur Bağına Acıyı, Eker de Gider. ---------------------------------------- Her güzele kanma, Tarında durmaz Mürşid-i Kâmil'den, Öğütler almaz Barış Pınarından, Testini Dolmaz Aşkın Şarabını, İçer de Gider. ----------------------------------------- Der Vezir uslanmaz Akli ziyanlar Hilafet Gözeten, Fikri Ayanlar Batıla Özenen Beyler-Bayanlar Özgürlük Bendini yıkar da gider... ------------------------------------------ ------OZAN ÇAKIROĞLU-----
-------İslam Dini en çok Osmanlı zamanında istismar edilmiştir. Özelikle Yavuz Sultan Selim döneminde. 1524 yılın da Çaldıran savaşı sonucunda Alevi kökenli Vatandaşlara yönelik adeta bir kıyım başlatılmıştır. Soruyorum, Alevi toplumu Yüce Yaradanın kulu değilmidir. İslam Dini bize bunu emrediyor. -------Hünkâr'lar Anadolu Halkına benim kullarım derlerdi. Ademoğlu Allah'tan başka hiç bir kimseye kul olamaz. Kuran da böyle demiyor mu? Osmanlı da Kadının Adı yoktu. Nüfustan bile sayılmıyordu. Kadınların her biri köle İSAURA muamelesi görüyordu. Erkek Vatandaşlar ise her biri KUNTA-KİNTE^ye dönüştürülmüştü. Bir Soy-adı kanunu çıkaramadı. Resmi nikâhı zorunlu kılamadı. Hürrem Sultanın dışında bütün Padişahların eşleri nikâhsız ve yabancıydı. Hürrem sultan nikâhla- nınca Osmanlı vatandaşı sayıldı. --------Daha da vahimi, Valide Sultanlar Oğulcuklarına gecelik cariye seçerken, Saray Hamamın da, gencecik taze masum Kızları bir Çikita Muz gibi, alenen soyarak orasını-burasını milimleyerek seçtikten sonra öyle sunum yapıyorlardı. Bu kayde-usül hangi Din ve Mezhepte vardır. Kuran-ı-kerim İnsanlar için inmiştir. Osmanlı Padişahların kirli amellerine göre değil. Siyasal, Ekonomik ve Kültürel boyutunu hiç anlatmaya gerek yok. 1789 Fransa Burjuva Devriminden sonra Osmanlı tamamen paniklemiştir. Ve 1876 birinci Meşrutiyete kadar hep arafta kalmıştır. --------Dağılmış, bölünmüş, parçalanmıiş ve teslimiyet Bayrağını çekmiş bir Osmanlıyı Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK uzun hizmet ve Muharebeler sonucunda Misak-i Milli sınırları içerisinde bir bağımsız ve Ulusal Türkiye Cumhuriyetini kurmuştur. Laiklik ilkesiyle Din ve Devlet işlerini biri-birinden ayırarak Din ve Mezhebe en büyük hizmeti yapmıştır. Anadolu Halkı Kula kulluktan kurtarılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı yapılmıştır. İslamiyete en büyü hizmet budur. Türk Vatandaşları Atatürk sayesinde fikri hür, İrfani hür Vicdani hür ve Dini-Mezhebi hür olmuşlardır. Bundan daha büyük ve daha adil nasıl olunabilir ki. --------Bazı mütedeyyinler derler ya Cennet-e ilk falan-filan girecek nerden bili- yorlarsa? Bende diyorum ki Cennet-e ilk girceklerden bir Mustafa Kemal'dir. Bu gün yaşıyor olsaydı Din bu kadar siyasallaşmazdı. Camii şerifler de Siyasi nutuklar çekilmezdi. Hilafet Tarikçiler bu kadar güçlenip zıvanadan çıkamaz- lardı. 15 Temmuz da bunca masum Vatandaşlar ölmezlerdi. --------Zaten 2016--15 Temmuz hareketinde o, Çember Sakallılar, Şalvar Cübbe- liler, Eli Asalılar, Püskül Fesliler ve o, zebani kılıklı kara sesliler Kıçlarına tekmeyi yemeselerdi vay Memleketin haline. Allah Ulusal Devletimize Zeval vermesin. -------Ben buraya bu kadar ayrıntılı yazmayı düşünmüyordum. Ançak geçen gün Ata Kızı ünvanlı Şahısın serzenişi ve benden önce yazan Sayın Nurgül Kılavuz'un tafsilatlı yazsı beni oldukça etkiledi ve bende naçizane bir şetler yazdım. Şimdi ben derim ki bu köşe kültürel paylaşımlar sitesi olsun. Öyle aciz ve çaresiz kişiler gibi sorumsuz davranmayalım. Beyanlarımı anlayarak okuyan her kese sevgi ve saygılarımı sunarım...
------Antoloji-com, Cümle Yazar ve Şairlere velinimettir. Amma ve lakin anlayan ve kendini bilenlere. Hem kim neyi ve nasıl yazıyor, hem de yazdığın Şiirler kabul görüyor mu. Topluma hitap edebilme ve Aktüel konulara hakim olma açısından bulunmaz bir nimettir. -------Ancak kuralsız, mizansız değil de, anlaşılr Lehçe-i Dil ile yazmak ve başkalarını incitmeden, üzmeden derdini ya da gördüğünü edebi bir şekil de Şiirin her türlüsünü dile getirmektir diye düşünüyorum, -------Şimdi ben buraya Atışma tarzında ve irticalen bir şiir örneği hicvedeceğim. Umarım okurlar beğenirler...VESSELAM. . KENDİ BAHÇEM DE TOZAR GİDERİM Usta bir Ozanım, diyemem lakin Arif Meclisin de, oluram Sakin Tarikat sülbüne, olmadım yakın Yobazın üstünü, çizer giderim. --------------------------------------- Bazı Dostlarımı, Darda sınadım Kuralsız Uçanı, Yerdim-Kınadım Niyetim Barıştır, Yoktur İnadım Hasmımı Meydana, çeker giderim. ----------------------------------------- Nasihat Eylesem, tutmuyor ayar Sarmaşık otunu, Gül diye sayar Kavim-Kardaşını, Söz ile döver Gönlüne Acıyı, Eker Giderim. ----------------------------------------- Isırgan Otudur, Sözü-Kelamı Bin kusur Kitapla söyler yalanı Kırk günde dolanmış devri-alemi Hariçten gazeli, bozar giderim. ---------------------------------------- Kendini Huriye, Benzetir durur Çuvaldız İğneye, Eyledi gurur Hasmına acımaz, yürekten vurur Hakkı-Hakikatı, Yazar Giderim. ---------------------------------------- Çakıroğlu ne Söyleyem, ne diyem Anlayana Sözüm, Olsun Hediyem Bağlamamdır benim, Yaren-şadiyem Ben Kendi Bağım da, tozar giderim... ------------------------------------------- ---------OZAN ÇAKIROĞLU-------
------Sadece Ruhani demedim. MEDENİ de dedim. Ancak Din-Mezhep konusun da ahkâm kesecek edebi bir yetkinliğim olmadığından dolayı fazla tafsilatlı yazmadım. ------Devri Aleme hizmetleri hiç tartışılmaz. Çağdaş medeniyetin önünü açmış bir ve son PEYGAMBERDİR....
--------Hz. Muhammed bütün İslam Aleminin medeni ve ruhani öğretmenidir. Ancak ve ne yazık ki, her hangi bir yetkinlik 1994 yılına kadar Öğretmenler gününü yasal kılmamıştır. Dünya'da ilk kez1994 Yılın da UNOSCO tarafın- dan güncellenmiştir. --------Türkiye Cumhuriyet Devrim yasalarınca 10-Ağustos 1928 de yeni Türk Alfabesi resmi dil olarak kullanılmaya başladıktan sonra, Misak-ı Milli sınırları içerisin de yaşayan, Dini-Mezhebi ve Irkı ne olursa olsun cümle Vatandaşın Baş Öğretmeni Mustafa Kemal ATATÜRK'tür. Bunu değiştirmeye hiç bir Kurum ve kuruluşun kudreti yetmez. --------Bütün Öğretmenlerimizin 24-Kasım Öğretmenler günü kutlu olsun...
-------ÖĞRETMEN------ . -------Osmanlı zamanın da 1848 yılına kadar ne Öğretmen vardı ne de okulu. Daha çok Sübyan Mektepleri yaygındı. Orada ders veren hocalar Medrese eğitimi almış güdümlü Şahıslardı. İlk kez 1848 de Öğretmenlik eğitimine yönelik Darülmuallim açılmıştır. Bu okulun ilk Müdürü Ahmet Mithat Efendi'dir. 1850 yılın da bu Okulun öğrenci sayısı otuz'dur. --------Türkiye Cumhuriyet Devleti kuruluncaya kadar da eğitim ve öğretim adına hiç bir iyileştirme yapılmamıştır. Osmanlı bu konuda da sınıfta kalmıştır. Mustafa Kemal ATATÜRK 10--Ağustos 1928 de 29 harften oluşan yeni Türk Alfabesini Meslis-i Ayan'da oylama sonucun da kabul edilmiştir. Vatana-Millete hayırlı olsun denildi ve müspet bilim ile bu günlere gelindi. Ben derim ki Bilim adına harf devrimi Dünya da yapılmış en büyük devrimlerden biridir. En kısa zaman da Memleket sathın da icra edilmeye başlamıştır. Bu gün buralar da hasbel kader, bir şeyler yazabiliyorsak bunu harf devrimine ve dolayısıyla Ulu Önder ATATÜRK'e borçluyuz. -------Benim Bir Kızım da Öğretmendir. Şiir sitem de günün önemine binaen yedi dörtlük halin de okurlara sunulmuştur. Ben buradan Bütün Öğretmelerimizin 24 Kasım Öğretmenler gününü en içten gelen sevgi dolu dileklerimle kutlar. Çalışanlara meslek hayatın da üstün başarılar diler ve Emekli öğretmenlerimize Sağlık, huzur ve mutluluklar dilerim. Sevgili Öğretmen Kızımın gözlerinden---- Gözlerinden öperim.... --------------OZAN ÇAKIROĞLU--------
Bu Gün Bursa da aşırı Lodos vardır. Mavinin izi kalmadı. İnşallah
Havanın hırçınlığı geçerde, iki Mavi Kanka (Gök'le Deniz) maviş-maviş
bir haleye dönüşürler...Yaradan ne etmeye Kadir değil ki...
HÜRRİYET BENDİNİ YIKARDA GİDER
Arif Olan Muhabbeti, Hal Eyler
Aşkına Dağları Turap Yol Eyler
Lilyumu da Nektar eyler, Bal eyler
Gönülden-gönüle akar da gider.
-----------------------------------------
Dağları süsleyen borandır-kardır
Gönüller ıraksa, hasreti zordur
Kankanın Ateşi, Yürekte kordur
Tamu Harı gibi, yakar da gider.
-----------------------------------------
Güzelin Cilvesi, Yiğide Faktır
Merhamet arama, vicdanı yoktur
Vuslata ermeden, arzusu çoktur
Bağına Acıyı, Eker de Gider.
----------------------------------------
Her güzele kanma, Tarında durmaz
Mürşid-i Kâmil'den, Öğütler almaz
Barış Pınarından, Testini Dolmaz
Aşkın Şarabını, İçer de Gider.
-----------------------------------------
Der Vezir uslanmaz Akli ziyanlar
Hilafet Gözeten, Fikri Ayanlar
Batıla Özenen Beyler-Bayanlar
Özgürlük Bendini yıkar da gider...
------------------------------------------
------OZAN ÇAKIROĞLU-----
-------İslam Dini en çok Osmanlı zamanında istismar edilmiştir. Özelikle Yavuz
Sultan Selim döneminde. 1524 yılın da Çaldıran savaşı sonucunda Alevi kökenli
Vatandaşlara yönelik adeta bir kıyım başlatılmıştır. Soruyorum, Alevi toplumu
Yüce Yaradanın kulu değilmidir. İslam Dini bize bunu emrediyor.
-------Hünkâr'lar Anadolu Halkına benim kullarım derlerdi. Ademoğlu Allah'tan
başka hiç bir kimseye kul olamaz. Kuran da böyle demiyor mu? Osmanlı da Kadının
Adı yoktu. Nüfustan bile sayılmıyordu. Kadınların her biri köle İSAURA muamelesi
görüyordu. Erkek Vatandaşlar ise her biri KUNTA-KİNTE^ye dönüştürülmüştü.
Bir Soy-adı kanunu çıkaramadı. Resmi nikâhı zorunlu kılamadı. Hürrem Sultanın
dışında bütün Padişahların eşleri nikâhsız ve yabancıydı. Hürrem sultan nikâhla-
nınca Osmanlı vatandaşı sayıldı.
--------Daha da vahimi, Valide Sultanlar Oğulcuklarına gecelik cariye seçerken,
Saray Hamamın da, gencecik taze masum Kızları bir Çikita Muz gibi, alenen
soyarak orasını-burasını milimleyerek seçtikten sonra öyle sunum yapıyorlardı.
Bu kayde-usül hangi Din ve Mezhepte vardır. Kuran-ı-kerim İnsanlar için inmiştir.
Osmanlı Padişahların kirli amellerine göre değil. Siyasal, Ekonomik ve Kültürel
boyutunu hiç anlatmaya gerek yok. 1789 Fransa Burjuva Devriminden sonra
Osmanlı tamamen paniklemiştir. Ve 1876 birinci Meşrutiyete kadar hep arafta
kalmıştır.
--------Dağılmış, bölünmüş, parçalanmıiş ve teslimiyet Bayrağını çekmiş bir
Osmanlıyı Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK uzun hizmet ve Muharebeler
sonucunda Misak-i Milli sınırları içerisinde bir bağımsız ve Ulusal Türkiye
Cumhuriyetini kurmuştur. Laiklik ilkesiyle Din ve Devlet işlerini biri-birinden
ayırarak Din ve Mezhebe en büyük hizmeti yapmıştır. Anadolu Halkı Kula
kulluktan kurtarılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı yapılmıştır. İslamiyete
en büyü hizmet budur. Türk Vatandaşları Atatürk sayesinde fikri hür, İrfani hür
Vicdani hür ve Dini-Mezhebi hür olmuşlardır. Bundan daha büyük ve daha
adil nasıl olunabilir ki.
--------Bazı mütedeyyinler derler ya Cennet-e ilk falan-filan girecek nerden bili-
yorlarsa? Bende diyorum ki Cennet-e ilk girceklerden bir Mustafa Kemal'dir.
Bu gün yaşıyor olsaydı Din bu kadar siyasallaşmazdı. Camii şerifler de Siyasi
nutuklar çekilmezdi. Hilafet Tarikçiler bu kadar güçlenip zıvanadan çıkamaz-
lardı. 15 Temmuz da bunca masum Vatandaşlar ölmezlerdi.
--------Zaten 2016--15 Temmuz hareketinde o, Çember Sakallılar, Şalvar Cübbe-
liler, Eli Asalılar, Püskül Fesliler ve o, zebani kılıklı kara sesliler Kıçlarına tekmeyi
yemeselerdi vay Memleketin haline. Allah Ulusal Devletimize Zeval vermesin.
-------Ben buraya bu kadar ayrıntılı yazmayı düşünmüyordum. Ançak geçen gün
Ata Kızı ünvanlı Şahısın serzenişi ve benden önce yazan Sayın Nurgül Kılavuz'un
tafsilatlı yazsı beni oldukça etkiledi ve bende naçizane bir şetler yazdım. Şimdi
ben derim ki bu köşe kültürel paylaşımlar sitesi olsun. Öyle aciz ve çaresiz kişiler
gibi sorumsuz davranmayalım. Beyanlarımı anlayarak okuyan her kese sevgi ve
saygılarımı sunarım...
------Antoloji-com, Cümle Yazar ve Şairlere velinimettir. Amma ve lakin
anlayan ve kendini bilenlere. Hem kim neyi ve nasıl yazıyor, hem de
yazdığın Şiirler kabul görüyor mu. Topluma hitap edebilme ve Aktüel
konulara hakim olma açısından bulunmaz bir nimettir.
-------Ancak kuralsız, mizansız değil de, anlaşılr Lehçe-i Dil ile yazmak
ve başkalarını incitmeden, üzmeden derdini ya da gördüğünü edebi bir
şekil de Şiirin her türlüsünü dile getirmektir diye düşünüyorum,
-------Şimdi ben buraya Atışma tarzında ve irticalen bir şiir örneği
hicvedeceğim. Umarım okurlar beğenirler...VESSELAM.
.
KENDİ BAHÇEM DE TOZAR GİDERİM
Usta bir Ozanım, diyemem lakin
Arif Meclisin de, oluram Sakin
Tarikat sülbüne, olmadım yakın
Yobazın üstünü, çizer giderim.
---------------------------------------
Bazı Dostlarımı, Darda sınadım
Kuralsız Uçanı, Yerdim-Kınadım
Niyetim Barıştır, Yoktur İnadım
Hasmımı Meydana, çeker giderim.
-----------------------------------------
Nasihat Eylesem, tutmuyor ayar
Sarmaşık otunu, Gül diye sayar
Kavim-Kardaşını, Söz ile döver
Gönlüne Acıyı, Eker Giderim.
-----------------------------------------
Isırgan Otudur, Sözü-Kelamı
Bin kusur Kitapla söyler yalanı
Kırk günde dolanmış devri-alemi
Hariçten gazeli, bozar giderim.
----------------------------------------
Kendini Huriye, Benzetir durur
Çuvaldız İğneye, Eyledi gurur
Hasmına acımaz, yürekten vurur
Hakkı-Hakikatı, Yazar Giderim.
----------------------------------------
Çakıroğlu ne Söyleyem, ne diyem
Anlayana Sözüm, Olsun Hediyem
Bağlamamdır benim, Yaren-şadiyem
Ben Kendi Bağım da, tozar giderim...
-------------------------------------------
---------OZAN ÇAKIROĞLU-------
-------ANADOLU MEDNİYETİN DE ÇOK GÜZEL, VURGULU ve TARİHSEL
DEVİNİMİ OLAN ÖZLÜ SÖZLER VARDIR.
-------Bunlardan bazılarını buraya yazmak zorunluluğunu hissettim.
-------Bülbülün çektiği Dilinin belasıdır.....
-------Akıl boy-pos güzellikte değil, Baştadır?
-------Sırrını söylersen Dostuna, oda söyler dostuna...
-------Ayağını Yorganına göre uzat?
-------Keskin Sirke Küpüne zarar?
-------Dilini okuduğun Kitaba göre değil, Aklına göre uzat?
-------Hedefsiz Gemiye hiç bir Rüzgâr yardım edemez...
-------Dilini Hapseden, Sözlerinin esiri olmaz.
-------Darıldığın Ormanın odununu yakma.?
-------Aşk bir turşu suyudur, içmesin ağzın sulanır, içersin miden bulanır..
-------Akılsız Baş, serine getirir taş...
-------Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu.....Bu sözü ben çok severim.?
-------Yukarıya yazdığım özlü sözler genelde Örfü kültür bazın da şekil bulmuştur.
Öğle 1400 Kitap okumakla Kâmil olunmuyor. Ayrıca yabancı kültürü Anadolu da
güncellemek Deveye hendek atlatmaktan daha da zordur. Öğle İngiliz Ateistlerin
(Zırtapozların) Değimlerini şer düşmek hiç doğru bir davranış değildir.
-------Daha önce de yazmıştım kim-kime göre cahildir. Aşık Veysel--K....kılıklı
Tarkan'a göre mi cahildir. Aşık ŞENLİK Ummi'ydi Popçu Ajdara göre mi cahildir.
Pir Sultan Abdal--Ekranlar da haber sunarken kıvıran ve sonunda kovulan
Dekolte uzmanına göre mi cahildir. Daha nice-nice örnekler verebilirim. Ancak
ne sayfa ne de zaman yeter....VESSELAM
------Sadece Ruhani demedim. MEDENİ de dedim. Ancak Din-Mezhep
konusun da ahkâm kesecek edebi bir yetkinliğim olmadığından dolayı
fazla tafsilatlı yazmadım.
------Devri Aleme hizmetleri hiç tartışılmaz. Çağdaş medeniyetin önünü
açmış bir ve son PEYGAMBERDİR....
--------Hz. Muhammed bütün İslam Aleminin medeni ve ruhani öğretmenidir.
Ancak ve ne yazık ki, her hangi bir yetkinlik 1994 yılına kadar Öğretmenler
gününü yasal kılmamıştır. Dünya'da ilk kez1994 Yılın da UNOSCO tarafın-
dan güncellenmiştir.
--------Türkiye Cumhuriyet Devrim yasalarınca 10-Ağustos 1928 de yeni Türk
Alfabesi resmi dil olarak kullanılmaya başladıktan sonra, Misak-ı Milli sınırları
içerisin de yaşayan, Dini-Mezhebi ve Irkı ne olursa olsun cümle Vatandaşın
Baş Öğretmeni Mustafa Kemal ATATÜRK'tür. Bunu değiştirmeye hiç bir Kurum
ve kuruluşun kudreti yetmez.
--------Bütün Öğretmenlerimizin 24-Kasım Öğretmenler günü kutlu olsun...
-------ÖĞRETMEN------
.
-------Osmanlı zamanın da 1848 yılına kadar ne Öğretmen vardı ne de okulu.
Daha çok Sübyan Mektepleri yaygındı. Orada ders veren hocalar Medrese
eğitimi almış güdümlü Şahıslardı. İlk kez 1848 de Öğretmenlik eğitimine
yönelik Darülmuallim açılmıştır. Bu okulun ilk Müdürü Ahmet Mithat Efendi'dir.
1850 yılın da bu Okulun öğrenci sayısı otuz'dur.
--------Türkiye Cumhuriyet Devleti kuruluncaya kadar da eğitim ve öğretim
adına hiç bir iyileştirme yapılmamıştır. Osmanlı bu konuda da sınıfta kalmıştır.
Mustafa Kemal ATATÜRK 10--Ağustos 1928 de 29 harften oluşan yeni Türk
Alfabesini Meslis-i Ayan'da oylama sonucun da kabul edilmiştir. Vatana-Millete
hayırlı olsun denildi ve müspet bilim ile bu günlere gelindi. Ben derim ki Bilim
adına harf devrimi Dünya da yapılmış en büyük devrimlerden biridir. En kısa
zaman da Memleket sathın da icra edilmeye başlamıştır. Bu gün buralar da
hasbel kader, bir şeyler yazabiliyorsak bunu harf devrimine ve dolayısıyla
Ulu Önder ATATÜRK'e borçluyuz.
-------Benim Bir Kızım da Öğretmendir. Şiir sitem de günün önemine binaen yedi
dörtlük halin de okurlara sunulmuştur. Ben buradan Bütün Öğretmelerimizin
24 Kasım Öğretmenler gününü en içten gelen sevgi dolu dileklerimle kutlar.
Çalışanlara meslek hayatın da üstün başarılar diler ve Emekli öğretmenlerimize
Sağlık, huzur ve mutluluklar dilerim. Sevgili Öğretmen Kızımın gözlerinden----
Gözlerinden öperim....
--------------OZAN ÇAKIROĞLU--------
SUSKUN TOPLUMUN SESİDİR KADIN
.
Mustafa Kemal'den, Bize Vasiyet
Yasayla Verdi Kadına Ünsiyet
Nice Gönüller de, Şeref Haysiyet
Suskun Toplumların, sesidir Kadın.
--------------------------------------------
Atlastır, Libastır-Şöhrettir Şandır
Yürekte Sevgidir, Damar da kandır
Hazreti Adem-i, Eriten Hardır
Kevser ırmağının, tasıdır Kadın.
--------------------------------------------
Gönüllere Huzur, Gözlere Ferdir
Çocuğuna Ana, Eşine Yardır
Aileye Şeref, Ağyara Şerdir
Örf, adet törenin Asıdır Kadın.
-----------------------------------------
Her kes Kadından, Bekler vefayı
Kayın-kaynatadan, çeker cefayı
Kocasından ayrı, sürmez sefayı
Yanmaz ocakları, ısıtır Kadın.
-----------------------------------------
Şefkatı şifadır, Gönülde yaraya
Yürütür Gemiyi, vurmaz karaya
Severse bakmaz boy-bos daraya
Nice gönüllerin, düşüdür Kadın.
-----------------------------------------
Der Vezir aksaklık, her cinste vardır
Onlar bize şeref, namustur-ardır
Ana, kız gelindir, hanımdır-yardır
Cennet-i alanın, hasıdır Kadın...
-----------------------------------------
-----OZAN ÇAKIROĞLU-----
BARIŞIN TEMELİ SEVGİDİR-SEVGİ
.
Yaradan Hükmüdür, Beşerde Selam
Muhabbet Aşkıdır Lisan-ı Kelam
Feraset İzzettir, Gerisi Yalan
Barışın Pınarı Sevgidir-Sevgi.
-----------------------------------------
Su-Hava Güneştir Doğada Kaygı
İnsanı Yüceltir, Hürmetle Saygı
Vicdandır gönülde, en güzel sevgi
Huzurun Kaynağı Sevgidir-Sevgi.
-------------------------------------------
Şimal-i Şark'tır Memleket Yöremiz
Hak-Hakikattır Örf-Adet Töremiz
Dostlara Açıktır, Otağ-Hanemiz
Mutluluk Vuslatı Sevgidir-Sevgi.
------------------------------------------
Der Vezir Doğruyu, Söyler Yazarım
Cambazlar Sirkin de, olmaz pazarım
Eğriye-Doğruya Destan Dizerim
Dostluğun Temeli, Sevgidir-Sevgi.
--------------------------------------------
-------OZAN ÇAKIROĞLU-------
Ben daha ne söyleyem de, ne diyem
Anlayan Dostlara, Olsun Hediyem...