Kedisi sokağa kaçmış biriyim ben ve içimde kekeme bir kuş ötüyor ötüyor ötüyor ~ Ve son günlerde dumadan yalpalıyor bütün sözler birisi adımı sorsa meselâ dilim sürçüyor
“Hayat : Önce günaydın,sonra biraz haz,biraz acı,biraz aşk,biraz hayâl kırıklığı,biraz sıcaklık,biraz yalnızlık,biraz boyun eğme,biraz başkaldırı ve ardından iyi geceler.”
Ömür dediğimiz nedir ki ? Çay bardakta, Soğuyana dek geçen zaman. Çayınız bardakta soğumadan, Tadıyla için hayatı. Soğutmadan sevgileri, Soğutmadan sevdaları, Soğutmadan dostlukları, Yaşayın doyasıya. Seviyorsanız, koşun ardından Beş dakika bile duracak zaman yok. Kırmadan, incitmeden Sevin İnsanı, Kırmaya zaman yok. Çayınız bardakta soğumadan, İçin çayınızı ,hayat geçiyor Yaşamamak yüreklere zarar..
“Dikkat,aklın inceliği.Rikkat ise kalbin inceliğidir. Dikkat’le bakan görür.Rikkat’le bakan ise anlar. Hakiki ilişkilerin ve anlamlı bir yaşamın inşaası için etrafımıza dikkatle bakıp rikkatle muamele etmek gerektir.”
Bir kişiye yapılan haksızlığı her insan yüreğinde ve bilincinde duymalıdır bütün ağırlığınca.Bu sorumluluk bilinci kurulmamışsa,her yeni haksızlık ‘kader, diye benimsenir bütün toplumda.Oysa ne yoksulluk ne de haksızlık ‘kader, değildir.Yoksulluğun ve haksızlığın nedenleri vardır.
“Beni sımsıkı tutan bir şey size zar zor dokunur, tersi de aynı şekilde doğrudur.Sizin için masumiyet olan şey, benim için suç olabilir ya da tersi de aynı şekilde vakidir. Sizde hiçbir sonuç yaratmayan şey,benim tabutuma çakılan son çivi olabilir.”
“Çekiciliğin bedene,beden diline indirgenmesi fahiş bir yanılgı.Ruhsal,zihinsel,kalbî çekicilik de var.Şahsiyeti,benliği çekici olanlar.Bir kez bile görmediğimiz,tanışmadığımız ya da ölmüş insanlara duyduğumuz yüksek alaka ruhsal çekiciliğin en büyük ispatı.”
“Yüksek benliğimizle hizalandıkça,yalnızca kendimizi dönüştürmekle kalmaz,aynı zamanda insanlığı da yüceltiriz.Ruhun yolculuğu,dünyaya ışık getirirken kaynağına geri dönmektir.”
Nilüfer Hanım, ben, deyimi siz uydurdunuz demedim ki? . Merhum yazar Engin GENÇTAN, aynı kitabın bir başka sayfasın da, **Hasta Toplum, bünyesinde ki, normal bir davranış eylemini, normal dışı olarak yorumlayan Toplumlumdur** diye beyan da bulunmuş. Bu söz ya da deyimler de ona ait değildir...Kime ait olduğunu söylemek zaten bana düşmez. Bu araştırmacı yazarların işi. Kaldı ki Ulu Önder Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine ait olan bazı özlü sözleri. mütedeyyin kesim Hz. Ömer'e ait olduğunu söylemektedirler...VESSELAM
Kitabın adı : İnsan Olmak Yazar : Engin Gençtan Sayfa : 84 - 85
Bu kitap bende mevcuttur.
Sayfa 84 de paragraf şöyle başlamaktadır. . Acı da verse hoşlanmadığımız kendimizle yüzleşebilmeli ve bu yüzden asla kendimizi lanetlememeyiz.Kendini lanetlemek ya da kendine acımak insanın sorumluluklarını görebilmesini engeller.Güçlülük,yürekli olmayı gerektirir.Yüreklilikse insanın kendi gerçekleriyle yüzleşebilmesini içerir.İnsanın kendine yabancılaşması pahasına kazanılan güç,gerçek güç değildir.Güçsüzlüğümüzü yaşayabilecek yürekliliği gösterdiğimiz bir anda biri bizi küçümserse,bu onun sorunudur.Aslında için için aynı yürekliliği gösterebilmiş olmayı o da ister, ama abartılmış gururunun tutsağı olduğu için bunu göze alamaz.Bazı insanlar,kendimizi dürüstçe yaşadığımız zaman,diğerlerinin bu “açık” tan yararlanarak bizi devirmeye çalışacakları görüşünü savunurlar.Oysa bir insan ancak kendi içinde devrikse başkaları tarafından devrilebilir.
Nilüfer Hanım, o deyimler merhum yazar Engin GEÇTAN'a ait değildir. Anonimdir. Hatta 1876 Kanun-i Esasiye Meclisinde (Meclis-i Ayan) Abdul Hamit tarafından kürsüden konuşurken sarfı eylem etmiştir. Amma ve lakin o sözlerin kime ait olduğu belli değildir.....SAYGIYLA
“Umutsuzluğun içinde,umudu düşleyebilmek bir yaşam belirtisi.Adı ‘ş i i r.,
~nilüfer aksu
Bazı insanlar, bazı şeyleri
fazlasıyla hissederler…
‘Nadide şeyler,nadide insanlar içindir.,
Kedisi sokağa kaçmış
biriyim ben ve içimde
kekeme bir kuş
ötüyor ötüyor ötüyor
~
Ve son günlerde dumadan
yalpalıyor bütün sözler
birisi adımı sorsa meselâ
dilim sürçüyor
~
Ahmet Telli
“Özlem,dilektir.
Lütfen bu gece üşümesin.
Lütfen bu gece acılanmasın.
Lütfen bu gece rahat uyusun.”
~
Oruç Aruoba / Uzak
“Hayat :
Önce günaydın,sonra biraz haz,biraz acı,biraz aşk,biraz hayâl kırıklığı,biraz sıcaklık,biraz yalnızlık,biraz boyun eğme,biraz başkaldırı ve ardından iyi geceler.”
~
Engin Geçtan
Ömür dediğimiz nedir ki ?
Çay bardakta,
Soğuyana dek geçen zaman.
Çayınız bardakta soğumadan,
Tadıyla için hayatı.
Soğutmadan sevgileri,
Soğutmadan sevdaları,
Soğutmadan dostlukları,
Yaşayın doyasıya.
Seviyorsanız, koşun ardından
Beş dakika bile duracak zaman yok.
Kırmadan, incitmeden
Sevin İnsanı,
Kırmaya zaman yok.
Çayınız bardakta soğumadan,
İçin çayınızı ,hayat geçiyor
Yaşamamak yüreklere zarar..
Can Yücel
“Seçtiklerim dışında hiçbir şeye sadakâtım yok.”
Diyor.
“Ne söylediğini biliyor olabilirsin
ama diğer kişinin ne duyduğunu asla.”
~
Lacan
“Acıyı tanımak gerekir.
Kibrimizi,ukalalığımızı,kayıtsızlığımızı
giderir acı.”
~
Alev Alatlı
Alakalarımızın yüz bin şekline isim bulamıyoruz.
‘Sevmek, deyip çıkıyoruz.Onun için ne çok suistimale uğruyor bu kelime.
~
Peyami Safa
İnsan en çok kendini sakınmalı,kendinden.
Hatırladın mı ? Bugün de kendini
Unutma sakın e’mi…
En büyük ihtiyacımız hoşgörü,
en büyük düşmanımız önyargıdır.
Cemil Meriç
(…) bana düşkün olmasına rağmen bakış açımla ilgilenmiyor.Ve işte bana gerçek yalnızlığı öğreten de aradaki bu uçurum oluyor.
~
Jhumpa Lahırı / Olduğum Yer
“Ah be Ademoğlu !
Çilesini çekmeye üşendiğin bir davanın
mükâfatına mı talipsin.?”
~
Mevlana
“Dikkat,aklın inceliği.Rikkat ise kalbin inceliğidir.
Dikkat’le bakan görür.Rikkat’le bakan ise anlar.
Hakiki ilişkilerin ve anlamlı bir yaşamın inşaası için etrafımıza dikkatle bakıp rikkatle muamele
etmek gerektir.”
~
Müge Canan
Bir kişiye yapılan haksızlığı her insan yüreğinde ve bilincinde duymalıdır bütün ağırlığınca.Bu sorumluluk bilinci kurulmamışsa,her yeni haksızlık ‘kader, diye benimsenir bütün toplumda.Oysa ne yoksulluk ne de haksızlık
‘kader, değildir.Yoksulluğun ve haksızlığın nedenleri vardır.
~
Uğur Mumcu
‘Acıyla yaşamak çok zor’ Dedi.
Haklılıkla, pişmanlığın ebruli sesiyle yeniden sustu.
.
‘İnanmadan yaşamak da.’
~
Şükrü Erbaş
“Her zaman hepinizle konuşuyorum.Soru kiminle konuştuğum değil. Asıl soru,kim dinliyor.?”
~
N.Donald Wals
“Beni sımsıkı tutan bir şey size zar zor dokunur,
tersi de aynı şekilde doğrudur.Sizin için masumiyet olan şey, benim için suç olabilir ya da tersi de aynı şekilde vakidir. Sizde hiçbir sonuç yaratmayan şey,benim tabutuma çakılan son çivi olabilir.”
~
Franz Kafka
“Kalk haydi,ebediyen
uyuyacağız zaten.!”
~
Ömer Hayyam
.
Uyumayan,uyuyamayan,uyutulmayan
U y u m a d ı m. A k l ı m d a
“Bir kişi her şeyi değiştirebilir ama aynı zamanda görevini ihmâl eden tek bir kişi ,yeri gelir koca bir dünyayı perişan edebilir.”
~
Sinan Canan
“İnsandan gayrı insanın acısını
İ n s a n l ı k alır. Yakinen şöyle:
D u y a r s ı z insanın
Ne acısı ne de sevinci olur.
Duy / Arsız ! .”
“Bir ülkeyi tanımak istiyorsanız ,o ülkede insanların nasıl öldüğüne bakın.”
~Albert Camus
“Çekiciliğin bedene,beden diline indirgenmesi fahiş bir yanılgı.Ruhsal,zihinsel,kalbî çekicilik de var.Şahsiyeti,benliği çekici olanlar.Bir kez bile görmediğimiz,tanışmadığımız ya da ölmüş insanlara duyduğumuz yüksek alaka ruhsal çekiciliğin en büyük ispatı.”
~
Zeynep Merdan
“Yüksek benliğimizle hizalandıkça,yalnızca kendimizi dönüştürmekle kalmaz,aynı zamanda
insanlığı da yüceltiriz.Ruhun yolculuğu,dünyaya ışık getirirken kaynağına geri dönmektir.”
~
Alice Bailey
En yoğun en geniş cümlem :
Kendiyle hakiki bağı olan sevilmediği gibi düşmanı da çok olur…
Güzelliğe dair ne varsa çocuk kalbinde…
Yüreğinden öperim çocuk
s e v g i s i n . S e n …))
Nilüfer Hanım, ben, deyimi siz uydurdunuz demedim ki?
.
Merhum yazar Engin GENÇTAN, aynı kitabın bir başka sayfasın da,
**Hasta Toplum, bünyesinde ki, normal bir davranış eylemini,
normal dışı olarak yorumlayan Toplumlumdur** diye beyan da bulunmuş.
Bu söz ya da deyimler de ona ait değildir...Kime ait olduğunu söylemek
zaten bana düşmez. Bu araştırmacı yazarların işi. Kaldı ki Ulu Önder
Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine ait olan bazı özlü sözleri. mütedeyyin
kesim Hz. Ömer'e ait olduğunu söylemektedirler...VESSELAM
Sayın,Vezir Pehlevan
Kitabın adı : İnsan Olmak
Yazar : Engin Gençtan
Sayfa : 84 - 85
Bu kitap bende mevcuttur.
Sayfa 84 de paragraf şöyle başlamaktadır.
.
Acı da verse hoşlanmadığımız kendimizle yüzleşebilmeli ve bu yüzden asla kendimizi lanetlememeyiz.Kendini lanetlemek ya da kendine acımak insanın sorumluluklarını görebilmesini engeller.Güçlülük,yürekli olmayı gerektirir.Yüreklilikse insanın kendi gerçekleriyle
yüzleşebilmesini içerir.İnsanın kendine yabancılaşması pahasına kazanılan güç,gerçek
güç değildir.Güçsüzlüğümüzü yaşayabilecek yürekliliği gösterdiğimiz bir anda biri bizi küçümserse,bu onun sorunudur.Aslında için için aynı yürekliliği gösterebilmiş olmayı o da ister, ama abartılmış gururunun tutsağı olduğu için bunu göze alamaz.Bazı insanlar,kendimizi dürüstçe yaşadığımız zaman,diğerlerinin bu
“açık” tan yararlanarak bizi devirmeye çalışacakları görüşünü savunurlar.Oysa bir insan ancak kendi içinde devrikse başkaları tarafından devrilebilir.
Nilüfer Hanım, o deyimler merhum yazar Engin GEÇTAN'a ait değildir.
Anonimdir. Hatta 1876 Kanun-i Esasiye Meclisinde (Meclis-i Ayan) Abdul Hamit
tarafından kürsüden konuşurken sarfı eylem etmiştir. Amma ve lakin o sözlerin
kime ait olduğu belli değildir.....SAYGIYLA