Kültür Sanat Edebiyat Şiir

aşk sizce ne demek, aşk size neyi çağrıştırıyor?

aşk terimi Cengiz Ekrem Teymur tarafından tarihinde eklendi

  • Us Atölyesi
    Us Atölyesi

    Aşk hep bizimleydi. O, insanın olduğu her yerde vardı. Günahı, ayıbı, yerleşik ahlak kurallarını hiçe saydı. Hakim sevme biçimlerini reddetti. Dinler, ideolojiler ve hatta devrimler, kendilerine ilk onu hedef kıldı. Onun üzerine gidildiği kadar hiçbir duygunun, hiç kimsenin, hiçbir ulusun, hiçbir uygarlığın üzerine gidilmedi. Uygarlıklar devrildi, değişti, yıkıldı, kuruldu ama onu tahtından eden olamadı. Engellenemedi. Yok edilemedi. Dönüştürülmeye çalışıldıysa da direndi. Başka bir şey olmamaya en çok aşk direndi. Direnmek en çok aşka ve aşıklara yakıştı. Aşk dediğin şey ardında büyük yıkıntılar bırakan ve önündeki bir başka yıkıntıyı yuva bilenlerin meziyetiydi. Zordu. Zorluğu bir savaş kadar, yitirilen bir umut kadar, binlerce sesin arasında seçmeye çalıştığın sessizlik kadardı. Onsuz ne yaralar iyi oldu, ne küsler barıştı ne devrimler yapıldı.
    Aşk devrimden daha devrimciydi
    Tarih denilen karanlığın her anında o vardı. Kavimleri birbirine kırdırdı, kavimleri sevgili kıldı. Kimi zaman dünyanın en yalın, en basit, en açık aldatmacasıydı. Kimi zaman insan aklının ve o aklın kurduğu ve muhtaç olduğu o lanet ilişkilerin ayakta kalabilmesi için gereken bir safsataydı. Ama kutsaldı. Onun kutsallığı, tıpkı iyiliğin ve tıpkı güzelliğin egemen olduğu ya da olacağı gibi bir sanrının bir başka haliydi. Çoğu zaman bir dindi. Duası olmayan tek din.
    Kimden kime akacağı belli olmayan, kimsenin kontrol edemediği bir oluş ve akış haliydi. Kim bilir belki de yoktu –ki bunu bize Freud hatırlatmıştı (Aşk yoktur, libido vardır)-. Olup olmamasını bilemiyoruz ama Aragon’un söylediği gibi ya mutlu aşk yoktu, ya da mutlu olanlar tarihte yerini alamamıştı.
    Aşk bizim günahımızdı. Tanrı katında aşk yoktu. O, yeryüzüne ve insana mahsustu. Çünkü yargılamanın ve cennet ve cehennemin olduğu yerde tutku ve günah artık rafa kalkacak, tutkunun ve günahın olmadığı bir yerde aşk yeşermeyecekti. İçerisinde tutkunun ve günahın olmadığı bir aşk yalnızca “yalan” olacaktı. Ve yeryüzünde yaşayanlar, tam da bu yüzden, yalanlarla günahlar arasında bir tercih yapmak zorundaydı. Yeryüzünün sakinleri ya yalanlarla ya günahlarla yaşayacaktı. Çünkü aşk ve yalan bir bedende asla barınmayacaktı.
    Aşk bizim aklımızdı. O geldiğinde akıl artık sevmeyi tutkudan ayıracak kadar ehlileşmiş olacaktı. Aşkın yanında sevmenin hükmü kalmayacak, bir çocuk gibi yalnız bırakılacaktı. Ve en çok, sevmeyi aşk, aşkı sevmek sananlar yanılacaklardı -ki onlar aşkın ve sevmenin katiliydi-.
    Aşk bizim lanetimizdi. Ve her lanet gibi çaresi kendi içindeydi.
    Ali Murat İrat

  • Es Elsiyan
    Es Elsiyan

    Ey gönül! Şimdi sorarım sana , hangi aşk daha büyüktür?
    Anlatılarak dile düşen mi, anlatılmayıp yürek deşen mi?
    #Şems-i Tebrizi

  • Burak Sanlı
    Burak Sanlı

    Aşk bir çift mavi göz benim için ve gözler hep gülsün, ışık saçsın diye çabalamak

  • Eren Keskin
    Eren Keskin

    Aşk nedir? Aşık mı oluyoruz yoksa aşık olduğumuzu mu sanıyoruz? Elbette seviyoruz, seviliyoruz. Fakat aşkın bu olduğuna inanmıyorum. Aşk, kavuşamamaktır. Anlatmaya çalışsak da, anlatamamaktır. Her anlatmaya çalıştığımız da, sahi aşk nedir? Diye sormaktır her defasında. 2021 yılındayız, bizlerin bu zamanda yaşadığımız aşksa ( ki olduğunu düşünmüyorum) Leyla ile Mecnun'un , Ferhat ile Şirin'in aşkına büyük saygısızlık. Aşk, eski çağda kalmış bir duygu biçimidir.

  • rummen
    rummen

    bilmem yaşamadım ki

  • Muhammed Mahmut Özkaynak
    Muhammed Mahmut Özkaynak

    Günleri Döndüren Yıllardan İstirham

    basiretim takılı kaldı
    ben bir balık ağlarında çırpınan.
    sensin hüsran, sendin reva
    olamadım zahmet ellerinde
    ardı sıra ölüm bekler, sensin ölümü bekleten yaşama hıncım
    çarpan kalbime vuku, ıssız çöllerime vaha
    bekleyenim, küslüğüm var kalakalmışın küfrü kadar yollara
    söğüt altı yılanlar uyurdu göze aldırandı kazımak adını ağaçlara
    ben ihtimaline yol olan uğraşım
    Sayamadım, sığamam bu kaçıncı söze
    sevildim de yaratıldım
    sevdim de hapsettim
    tecellisi pür, yitik zaman içinde
    gevşek öfkem salınır tiryakiliğinden
    günümü döndüren yıllardan istirhamım
    aman diler merhametinden
    merhametin yok aman!
    ab-ı hayatsın bana kırık bir tastan
    benim seni anlatacak kelimelerim bitti
    sendin sevda, sensin hüsran

  • Ercan Yılmaz
    Ercan Yılmaz

    Yâ Rab bela-yı aşk ile kıl âşîna beni
    bir dem bela-yı aşktan kılma cüdâ beni

    (ya rab aşk belasıyla içli dışlı kıl beni,
    bir an bile ayırma aşk belasından beni)Fuzuli...

    gibi...

  • Sevda Yilmaz
    Sevda Yilmaz

    Aynen kıymet hanım aşk yalan biliyoruz ama doğru şekilde soyleninceyinede inanıyoruz. Tanımınız cok güzeldi bayildim

  • Ferda Serezli
    Ferda Serezli

    Doğru söylenince inandığım yalan...

  • Sevda Yilmaz
    Sevda Yilmaz

    Olana yalan bulamayana hayal ...

  • Onur Gürbüz
    Onur Gürbüz

    Ulaşamayan herkes için imkansızdır
    Ulaşanlar için ise mucize

  • Fatıma Kavlaklı
    Fatıma Kavlaklı

    Aşk sarılmaktır

  • Fatıma Kavlaklı
    Fatıma Kavlaklı

    Aşk sarılmaktır

  • Taylan
    Taylan

    kaybolacağını bildiğin halde o yola girmektir.

  • Us Atölyesi
    Us Atölyesi

    "....i ç i m i z d e k i p i ç..."

  • Yücekaya Ömer
    Yücekaya Ömer


    A Ş K

    yedi boğum hasrettir
    küllenmiş bir ateşten kallavi yangınlar çıkarıp
    ateş suyu içmektir

    dünyanın bütün kirine rağmen, henüz kirlenmemiş
    tertemiz bir buluttur
    özleyince yaraya tuz basar gibi özlemek
    bir yüz görümlüğü görmeye dünyayı bir pula satmaktır

    yürek işidir…
    bir uçurum yamacında bir çiçeği koklar gibi mutluluğu koklamak
    yumruğunla duvarları kanata kanata
    acıyı bal eylemektir

    bir kafeste şakımak değil
    çığlığını dudaklarına hapsedip
    bir bozkır kartalı gibi gökyüzünde süzülmektir

    bıçağın kemiğe dayanışıdır
    sabır çatlatan bir bekleyişte Yusuf gibi kuyuda beklemek
    cehenneme gömülür gibi hüznün yedi kat dibine gömülüp
    Züleyha gibi köleni sevmektir

    dile sakız olmadan, rakıya meze sayılmadan
    usulca gitmektir…
    kendi zindanında hem gardiyan, hem esir olmak
    kelebek olma aşkı ile kozasına gönüllü giren tırtıl gibi
    çekilip bir tenhaya göz yaşınla yanağını yıkamaktır

    a
    ş
    k
    onun ayağına taş değmesin diye
    kendi ayağına kurşun sıkmaktır

    ömer yücekaya

  • Gülden Sen
    Gülden Sen

    Buldum derken kaybetmek kaybedince aramaya devam edip hep sonsuz özlem duymaktır

  • Yunus Emre Akpınar
    Yunus Emre Akpınar

    Aşk ; beklemektir , yanmaktır , acı çekmektir ,ağlamaktır. Belki de aşk , en çok özlemektir . Aşk yazmaktır. Aşk , mumdan kayıkla ateşten denizi geçmektir. Aşık olan ; yazar , bekler , ağlar , özler , acı çeker . Aşk iki kişiliktir , üçüncü şahsiyet gerektirmez. Aşk derindir , derinlerde hissedilendir...

  • Mavili Şiirler
    Mavili Şiirler

    Özlemek, epeyce

  • erdem ülkün
    erdem ülkün

    aşk...!?

  • Mustafa Ayten
    Mustafa Ayten

    Aşk bu muydu
    İlk defa gözgöze gelirken
    O gözlerde eriyeceğimi bilmemek miydi
    Baharı andıran yüzündeki tebessüme
    Hava gibi su gibi muhtaç olmak mıydı
    Gözlerinin elasına baktığım anda
    Yüreğimin derya gibi coşması mıydı
    Güzelliğini görebilmem için
    Güneşe değilde gözlerine ihtiyaç duymak mıydı
    Sensizken aya bakıp seni hatırladıkça
    Kalbimin titremesi miydi
    Sensiz ve yağmurlu gecelerde
    Gözyaşlarımın yağmura karışması mıydı
    Melek yüzünü düşünüp
    Kalbime iğneyle resmini çizmek miydi
    Sahi neydi aşk?

  • Fırat Aydil
    Fırat Aydil

    Merak. Birine karşı ansızın merak duymaya başlarsanız, korkunç bir merak. Onu tanımak, onunla doğmak, dünyaya onunla yeniden gelmek istersiniz. Bu yüzden aşka en uzak cümle, senden nefret ediyorum değil, artık bilmek istemiyorumdur.

    G. Flaubert

  • Ercan Yılmaz
    Ercan Yılmaz

    İyi kadınlar piç adamlara
    İyi adamlar hiç kadınlara yar oldukça aşk kimseye kalmayacak.????

  • Fırat Aydil
    Fırat Aydil

    Aşk öyle zor ki
    Tarifi yürek ister
    Senin karnın tok;ama
    Benim canım börek ister...

    KiMSESiZ'den kalan...

  • hira ağkurt
    hira ağkurt

    aşk guzel eşziz bi duycu guzel tatli onsuz bi dakika bile ayri durmak istmyorsun . tum zaman onla geçrmek istyorsun. Sabah kalktnda onu yani başda görmek onsuz gece iyi uyamyosun tum gece onu duşnyorsun sabaha kadar . o yanda olan zaman saater su gibi akyor . saatin onun yanad olda durmasin istyorsun.

  • Aysun Erat
    Aysun Erat

    kuyruklu bir yalandır bence

  • ERDAL GÜNCÜ
    ERDAL GÜNCÜ

    ÜÇ HARFLİ BİR SİHRİN ADIDIR AŞK

    Unutulmaz LOVE STORY filminde
    şöyle demişti Oliver Baret; lösemi hastası sevgilisi Jennifere.
    -Pişman olma ufaklık,
    Çünkü aşk hiçbir zaman pişman olmamak demektir.
    Hatada olsa, uğruna tarifsiz acılar da çekilse…
    Asla pişman olmamaktur Aşk..

    Üç harflik sihirli bir kelimedir aşk.

    Aşkta; asla ve asla
    –Ya Sonra yoktur.
    Ya sonra varsa...
    Zaten orada aşka yer yoktur.

    Hesabı yoktur aşkın
    Planı yoktur, çoğu kez mantığı da yoktur.
    Kalbin; beyinden gelen uyarılara direnmesidir
    Mantığın verdiği emirlere; duyguların isyanıdır Aşk.
    İlkelliğin; Gelişmişliğe başkaldırışıdır belki de.
    Sonunu bile bile...
    Gülümseyerek bataklığa doğru yürümektir bazen.
    Korkmadan, ürkmeden…
    Ölümü göze alabilmektir Aşk.

    Anna Karenina’nın tren raylarında son bulan,
    Destansı tutkusudur Ask.
    Kont Vronski uğruna her şeyden, ama her şeyden vazgeçebilmektir.
    Tüm yaşanmışlıkları, anıları, kazanımları…
    Bir çırpıda terk etmeyi göze alabilmektir Aşk.

    Bazen yaşamın tek amacı, tek anlamı, tek vazgeçilmezi...
    Kral VIII Edward’a; Dul Bayan Simpson’la evlenebilmek uğruna,
    tahtından feragat ettiren gücün adıdır Aşk.

    Doğruların, gerçeklerin kaybolduğu,
    Statünün, saygınlığın,
    Paranın, pulun anlamını yitirdiği andır Aşk.

    Sabahları olmayan karanlık gecelerde boğulmaktır Aşk.
    Bazen pembe bulutlarda uçmaktır özgürce.

    Bazen en hoyrat, en kaba insanın gözyaşında gizlenir
    Bazen en mantıklı insanın mum ışığında kendinden geçişinde.

    Kimi zaman bir gazetenin üçüncü sayfasında...
    Soğuk bir kurşunla son bulan acıklı bir hikâyenin
    Kimi zaman karanlık zindanların,
    Rutubetli duvarlarında yankılanan bir türkünün adıdır Aşk



    Bazen tüm çirkinlikleri güzelleştiren…
    Bazen tüm güzellikleri çirkinleştiren…

    Ne zaman, nasıl
    Kapıları çalacağı belli olmayan
    Ne zaman doğacağı…
    Ve ne zaman yok olacağı belirsiz,
    Delice bir gücün adıdır Aşk

    Bitti artık denilen bir anda...
    Bazen soğuk bir otel odasında...
    Sabaha karşı yakılan sigaranın dumanından…
    Bazen Portekizli dilberin hüzünlü Fedo’sundan,
    Yeniden yeşeriveren bir masalın adıdır Aşk

    Bazen her şeyin anlam kazandığı
    Ve bazen her şeyin anlamını yitirdiği andır Aşk

    Notre Damın kamburu çirkin Quasimoda‘nın,
    Güzeller güzeli Esmeralda ya olan muhteşem sevgisidir Aşk.
    Hiç karşılığı olamayacağını bilsen bile…
    Bir kez olsun dokunamayacağını bilsen bile…
    Asla ona sevdiğini söyleyemeyeceğini bilsen bile…
    Yine de sevmektir.
    Ve Güzel Esmeralda için
    Gülümseyerek ölüme gidebilmektir Aşk.

    Kısacası Üç Harflik Bir Sihirin Adıdır Aşk.






  • Dionysos Kanca
    Dionysos Kanca

    yalandır.

  • Pis Kolog
    Pis Kolog

    Sen benim için sadece bir vakit geçirme aracıydın, her pahasına göze aldığım. Hayat için biraz aksiyon lazım. Şimdi o at ağızlıyla seni başbaşa bıraktım. Çirkin Betyyy karın ?? İsmi H aaapşşuuuu ??

  • Hikmet Baştan
    Hikmet Baştan

    -Ey Aşk-
    Ey aşk sen soğuk kış gecelerimi bitiren bahar habercim
    Karanlıklar içinde üşüyen kalbimi aydınlatan ısıtan bahar güneşim
    Yaz sıcaklarından bunalan dünyamı serinleten akşam sevincim
    Ömrümün yorgunluğunu dalından uzaklaştıran hazan rüzgârım
    Hasta ve kırgın kalbimi arındıran, onaran kışın yağan nazenin karım
    Kalbimin baharında yazında hazanında kışında ömrümün her deminde kârım
    Kalbimi aydınlatan, ısıtan, serinleten, uzaklaştıran, arındıran, onaran yarım
    Dünyada aradığım, arzuladığım sebebim; hep yazdığım ve yaşadığım yârim
    Sen hayatı yaşanılır kılan, ölüm ötesinde kavuşmayı umduğum ruh eşimsin