Bir ateş yakayım dedim dünyaya suskundu gece
Kürek taşıyorlardı mezarlara insanlığı yatıştırmaya
Bir kalıp sabun aldım vardım ölümün ellerini yıkamaya
Ak saçımdan bir tutam bırakarak aynanın önüne
Ağzımın ucuyla hoş geldin dedim, o da inanmadı ya!
Diyorumki geceyi çoğaltsak bir merdiven altında
Salıncakta unutulmuş çocuklar belkide boşluğunda
Fişlenmiş sözlerin hurcundan kaç yarın çıkacak
Saklamıyor bizi kitaplar, düşük cümleler kaldıracında
Mesela “Ben’’ denilen ülke neden faşist olur sonunda
Kaf dağından kaçıp çağın üzerine inen cinayet
Cinnetin yeni adıdır tükettikçe çıldıran insan
Prometheus’a omuz veren ne toprak nede ateş
Bölücü bir aşk tüm zamanlara öfkeyle yaslanan.
Sıradan tutkuları makinalar yaslıyor vitrinlere
Kar'ı gökten melekler indirirdi yaşım altı,
Büyük resme bakmak gerek derdi babam,
Avucumun içinde kiremit tozundan kına,
Tüm kitaplar kutsaldı, tozlarını alırdı anam.
Dayım tutuşturduğunda elime ilk kitabı,
Suskunluğumun aslı yok,
tarifini kimse bilmez bendeki ızdırabın
yenilgilerimin sebebi vardır
zaferimin hiç olmadığını tüm kuşlar bilir
iç çekerek yaşanmış evlerin bacaları
dumanı bende yaralar kemirir
Bir şehrin isyan damarları ihanete kesmişse
O şehrin duvarlarına yüzyıl sonrası resmedilir
Kahinler bağırır şamdanlardan tarih avuntusu
Vitrinlerinde zakkumdan elbiseler sergilenir.
Acı değdiğinde anlaşılır çıplak ölüm sarkacı
Yırtılır akıl bir deli giydiğinde ama ahenkle
Uykunun koynuna girer karabasan gibi çığ
Yutar en afilli yanını rüyaların çinko tadında
Balıklar uçuşur güvercinler denizde volta.
Yarası sızlasa kabuğundan elmalar yapar
Gündüz güneşi, gece ayı aramaz
Masivaya sırtını dönmüş de derviş
Namazla yorulmak ne büyük haz
Nice erlere eceli secdede gelmiş
Yok iken şükür, var iken vermek
Bir kibrit yak, binlerce umudu tutuştur
Zamanı firari gözlerin bakışlarında tut
İmandandır yaklaşmakta olana yaklaşmak
Matarana biraz sancı ve çokça öfke koy
Sulara yol gösterecektir göğün parmakları
Sen beklemekten usanan aşkı örgütle
Merdiveni dünyanın çekileli ayaklarımızın altından
Bir Ortadoğu masalıdır sonuna hiç varılamayan
İlk kibritini yakan şu şahdamarımızın yanıbaşında
İsyan ateşidir şimdi ölümün köklerinde şahlanan.
Fikrini ve kılıcını bileyleyip gümüş suların döngünde




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!