Bir gün...
Bir akşam...
Karanlık çökmüş,
Ben yalın yapıldak,
Korkularla dolu bir yürekle,
Tata Dağı’ndan dönüyorum.
Ailesiz büyüyen çocukların
Duygusal yanlarında
Bir gedik oluyor mutlaka
Ve yüreklerinde
Sürekli kanayan
Dermansız yaralar
Günün birinde,
Günlerden bir gün…
Gülüşümden,
Gülüşünden,
Gülüşümüzden,
Umutla yoğrulmuş,
Gün ışırkene,
Daha karanlık,
Pencerelerden,
Bir hırsız gibi kaçmadan....
Ben de bir telaş...
Yeni günün heyecanı,
Gurur nedir ki?
Yuvalarınızı dağıtmayın!
Sevdiklerinizi yıkmayın, yakmayın!
El sözlerine bakmayın!
Yüreğinizde saklayın.
Bırakıp gitmelerine,
Ahhh! Hacer Hanım,
Bilmem ki!…
Bu hikaye senin mi?
Yoksa hepimizin mi?
Bir anacığı var,
Zeynep ana…
Sana olan sevgim,
Söz götürmezdi.
Asla....
Sözde,
Seninle üzüntülerimizi,
Duygularımızı, kaygılarımızı,
Kimlere dost demişiz...
Hangi göçüklere,
Dağ diye dayanmışız.
Öyle, kimlere güvenmişiz,
Ağzı zehirli yılanları,
Göğsümüzün sıcaklığında
Onca yol
Emek verip büyüttüğüm
Dostane duygularımı
Bir sonbahar rüzgarında
Savurdum
Sararan yapraklarla birlikte
Hayal kafedeyiz
bugün günlerden çarşamba
amca yeğen hayal kafedeyiz
ben sade kahve söyledim
yeğenim zafer gazozu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!