Gördüğün yaptığındır başka ne bekliyorsun
Sebepler öne sürüp derde dert ekliyorsun
İyi kötü ayırıp düşüp de ikiliğe
İşi Hak'tan bilmiyor ha babam tekliyorsun
Düğümleri çöze çöze
Âteş düşer bir gün öze
Ağlamak yaraşır göze
Ağla gözüm ağla gözüm
Gözüm gel ağla!
Anlayanlar bu âlemi
Değmeze de değmez dedi
Bulanlar âdemde demi
Değmeze de değmez dedi..
Ölmeden önce ölenler
Erenler meslek-i Halvetîyiz biz
Şabân-ı Velî'dir pîrimiz bizim
Benlik yoktur bizde yokluk eriyiz
Halvetî Şabânî yolumuz bizim
Cemâl-i Halvetî ulumuz bizim
Hangi bahçeden bu güzel
Hande gülüm,hande gülüm
Donatmış kudretten bir el
Hande gülüm,hande gülüm
Şeker mi ya oğul balı
İki gözlü, bir özlü, topraktan bir haneydi
Doğduğum evde herkes hanımefendi beydi...
Yüz elli beş yaşında bir ak sakal gibiydi
Köyde fakirhanemiz zamana boyun eydi
Haramilere kaptırmaz gönül yükünü aşıklar
Nefsin yokluk kılıcıyla kazır kökünü aşıklar
Emmarenin uykudayken basar şehrini acımaz
Vakt-i seher binip ata yapar akını aşıklar
Hayât-ı câvidânı eğer bulmak istersen
Al yudumla su gibi bir bûse dudağından
Gez dolaş muhabbetle kokla yokla gülünü
Kopar meyvelerini sevgilinin bağından
Hızra yoldaş olursan toslamazsın duvara
Hınzır izinden giden düşer çıkmaz çukura
Şaşırma gel, dar yola sapma rayından çıkma
Bu çıkmaz sokaklara giren nereye vara?
İçine bak dışına bak
Dışı halktır içi hep Hak,
Deme şu kara yahut ak
Dışı halktır içi hep Hak,
26 Ağustos 2024
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!