Leylayı bekleyen Mecnun geceler
Ayn-ı serab çölde pür-hun geceler
Maiye atılmış bir taş misali
Dolunayı yutmuş durgun geceler
Limni kalesinde bir ak güvercin
Haberler verirdi Ankâ'dan bize
Limni kalesinde mühürlü bir tıyn
Çileyi zevk edip düştü denize..
Yürüdüm azmedip vîrân burcuna
Mariz-i nefs olanlar tasavvuftan anlamaz
Cevizin kabuğunu nasıl kırsın ham yobaz
Deryada yüzmek için uryan ol bahrî gibi
Yüzemez biliyorsun bu ummanda tavuk, kaz
Bu dünyanın varına karışmam meşreb bu yâ
Yârına ağyârına karışmam meşreb bu yâ
Ben sabâdan dem vurup uşşaktan ses veririm
Senin nevâkârına karışmam meşrep bu yâ
Vahdet bahçesine girenler gülüm
İnleyen bülbülü olurlar aşkın
Mecliste aşk ile yarenler gülüm
Sırrını sabr ile bulurlar aşkın
İçenler bir kere la'l-i lebinden
Muhabbeti süzmüşler Muhammed olmuş adı
Alemi yaratmaktan Hakkın odur muradı...
Adem yaratılmadan o vardı bu âlemde
Ol dendi olan oldu hep o vardı o demde
Muhabbeti süzmüşler Muhammed olmuş adı
Alemi yaratmaktan Hakk'ın odur muradı...
Adem yaratılmadan o vardı bu âlemde
Ol dendi olan oldu hep o vardı o demde
Nefs bir yılan sen başını tevhid taşıyla eze gör
Şöyle ibret alsın alem çarşı içine yaza gör..
Kim ne demiş kim ne yapmış tenkid eylemeden şöyle
Aç da gönül gözlerini Hak ne yapar bak süze gör
Bilir misin, ben noktayım?
Bir vardayım, bir yoktayım.
Muhammed'in başındayım.
Ben ilk nûrun yaşındayım.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!