Sende tıkanıyor her şey.
İçimde sızı kalıyor düne dair.
Nedense gidişin hala dün gibi
Sen henüz adı konmayan sevgili.
Sana değil, sana inadına sevdalıyım…
Bir evimiz olsun
Küçücük
Öyle ahım şahım değil
Yüreklerimiz sığsın yeter.
Adı da Sen de yaz
Her şey senin içindi sevgili…
Ayrılığın atkısı dolandı boynuma, kesildi nefesim!
Sen mutlu olacaksan eğer, bu şehirden de giderim.
Varlığımdan korkacaksan, yokluğumla mutlu ederim seni…
Sevgili!
Uzağında yaşarım duymazsın nefesimi,
Güneş fersiz…
Dağların arkasında,
Kayboldu kaybolacak!
Ben her zaman olduğum gibi, yine yalnızım
Ve sahile gittim…
Kumsala oturup kendimi yalnızlığın kollarına ittim
Gönül limanından vedalaşmadan
Taksit taksit ayrılmayı sen istedin
Ben ise bu sevdaya ölümsüz bir ömür biçmiştim
Dayanamam ayrılığa arkana bakmadan gitmeyi sen seçtin
Dokunmayın göz yaşlarıma aksın
İskeleye astığın gözyaşlarına karışsın
Sen, gecenin ilerleyen saatlerinde,
Derin uykularındasın.
Ben, voltalarla karanlığın koynunda,
Saatlere düşmanım…
Yaren olur gecenin suskunluğu bana.
Ürkütmesin seni sessizliğin çığlıkları,
Nergis çiçeğini çok severdin...
Söz vermiştin!
Nergis mevsiminde gelecektin...
Bende söz vermiştim
Sen gelmeden çiçekler dikecektim!
Sözümde durdum,
Vazgeçme hayattan
Kendinden, yaşamından
Umutsuz olma gelecekten
Gün gelir, pes eder olmayacak dersin
Hayallerinle yaşar, hayallerinle yıkılırsın
Vazgeçersin her şeyden
Senden sonra;
Kuşlar yuva yapar mı ağaçlar yapraksız?
Yağmur yağar mı topraklar duasız?
Güneş düşmez tenime!
Alev, alev yanıyorum nar-ı ateşiyle…
“Ölüm Allah'ın emri ayrılık olmasaydı”
Kim bilir?
Ayrılık belki de ölümün provasıdır
Ondan mıdır? Bilinmez gidişinin ölüm gibi koyması,
Bugün gidişinin ilk haftası, ama sanki yedi asır olmuş
Sanki aldığın her nefesini,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!