Gecenin
Mağrurluğundan
Gözlerim uykuya
Eyvallah etmiyordu
Sinemden
Zahirde
sukut halindedir
İki surun
içinde derlenmeyi
bekleyen sanki ümittir
Her vakit
düşünmüşümdür
Umut içinde nefeslenirken,
açan çiçeklerenazar ederken
Ne yapayım ki
Senden sonra ruhum sancılar sağanağında
Kalbim burukluğuyla hüzün karasında ve gözlerim boşalınca
Başımı öne eğiyorum
Hissiyatımı demleyerek hicrana adımlıyorum
Kim bilir nerdesin
Nasıl bir hassasiyetin içindesin
Sanki yıllara sâri hasretsin, firkatin ta kendisisin
Ruhuma hüzün zerk eden kedersin, hicranın derin sularında ki hecemsin
Ey can
Merak etme
Seni senden alacak için nefes tüketme
İrkilip,
Titremeye imrenme
Her lahza geçip gidiyor seslenmeden
Simende bir iz bırakıyor lal olmuş halinden, mütrebessim çehresinden
İdrakinm bu ahval üzere hayli fakirken, bilmem ki ne gelir hala şikayet etmekten
Bir ömür nedamet bu sinemdeyken, sürurun o izleri yüreğimden sessizce kaybolmuşken
Ah aşk
Kelimelerde tek hecesin
Gönül iklimine sürur bahşedensin
Dilin şevkisin, hissiyatın rengisin, fevksin
Ruhun ikametgâhı, kalbin saltanatında sen fevkaladesin
Bil ki mümkün olsaydı eğer
Neden seni üzmek için uğraşaydım
Bıraktım demek belki kolaydı
Gönül fütuhatını bir kez bulsaydım
Vicdan azabını yaşatmak
Nasıl olduğunu bilseniz!
Nelerden vazgeçerdiniz!
Yakar, dağlar, kanatmaz,
Bir dirhem acıyı tattırmaz.
Cefa, sıkıntı haz’a dönüşür.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!