Sana mavi başlıklı şiirler yolluyorum.
Her gün...!
Hiç biri geri dönmesede
Ve hiç bir soru sormuyorum
Neden kulakların kapalı bu sese?
Neden gözlerini diktin görmeze?
Bu gece,
Yorgun mavi gökyüzü.
Yıldızlar,
Ayak diriyorlar tüm dileklere.
Dağlar,
Yalnızlık senfonimin eşsesli korosu
Duaya yüzüm kalmadı Tanrım
Benim aklım hala o günahlarda.
Cezaya lüzum kalmadı Tanrım
Bedenim dayanılmaz ahlarda.
Zamanın akışı mı durdu Tanrım
Al beni Mavi! Bu karanlıktan.
Ak içimdeki boşluğa,
Göğsümdeki bu açıktan,
Birazda orada dalgalan.
Döv beni Mavi! Kıyılarımdan
Önce etiketledik zamanı saniyeden seneye
Sonra bir yarış başlattık içinde ölesiye
Gün oldu akmasın dursun istedik zaman
Gün oldu geçmedi seneye benzedi bir an
Her fırsat buluşta bakmak için geriye
Bir ah düşürdü tükenmiş zaman içeriye
Bir huysuzlanmaya başladımı
Yüreğime hapsettiğim yaban tayları
Pencereyi dövüyorsa o şeytani uğultu
Bilirim süzülüp gideceğini tül perdemden
Bilirim vakti geldiğini ayrılığın
Kaderim olduğunu yalnızlığın
Nilüferler altında kaldı
Soğuk karanlığım.
Sessiz sedasız,
Derinden çalkalandım
Biliyorum,
Güneş doğmayacak
Yokluğun kurşun bir ağırlık karın boşluğumda
Ateşten haleler dönüyor başımda, gittikçe ebruli
Dünya dönüyor hızlanarak mevlevi misali
Ilık bir kaç damla süzüldü kasıklarımda
Ve ısırgan otu damarlarımda
Yürüdü parmak uçlarımdan yüreğime
Kül rengi vakitlerde
Yağmur dövüyordu yine
Beyhude! hiç silebilirmi?
Yüreğimde kurumuş ayak izlerini.
Masumiyeti kırılmıştı şehrin,
Bardaktan boşanırcasına.
Ben bir kavak ağacıyım
Yol kenarında
Bir pula gider fidanım
Yazın toz olurum kaldırımlara
Güzün ayaklar altında gazelim
Adı gövdeme kazınır
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!