"Bakara" müşdeliyor cennet aşıklarına.
Şehadet şerbetini dökmüş dudaklarına.
Dumlupınar, Sakarya, Çanakkale mübarek;
Şehitleri koynunda huşu' yla bekleyerek.
Candan aziz ne ola şu yalancı dünyada.
Ey vurgun yediğim, hele bir dinle.
Nolur seviyorsan, muhabbet eyle.
Nazın deli eyler, insaflar eyle.
Seni incitenin, dili lâl olsun.
Yeşil gözlerine, kaymak yüzüne,
Selvi boylarına, ince beline.
Cihana gelişin tesadüf değil
İnsanın bekası sende süs değil
Işık ışık fikrin ahiret tacı
Sevdamız bir tutku geçici değil
Sen temel taşısın tüm insanlığın
Her iki âlemin aydınlığısın
Sevgi küskün, kader küskün,
Gönül köşküm dolu hüzün.
Yaşlar akar, ömür güzün
Ağlar gözüm, ağlar gözüm.
Var mı artık umut veren.
Yanmış köze sular serpen.
Saçları örgülü okul yolunda,
Yeni açmış gülü yirmi yaşında.
Ceylan gibi seker yazma başında.
Tipi boran olur, donar giderim.
Benler dane dane burnunda hızma.
Çok da havalısın sevdiğim kızma.
Şu yolları belleri,
Allâh deyip geçmeli
Bağları bahçeleri,
Allâh deyip eşmeli
Gönüle (1) gül fidanı,
Allâh deyip dikmeli.
Doğruluktur işin başı
Yarmayalım gözle kaşı
Ağlayanın gözün yaşı
Kurutalım Allâh için
Takılıp da düşenleri
Haksızlığa küsenleri
Haram tutarsa elimi,
Yalan söylerse dilimi,
Azıp kokarsa nefsimi;
Yel et Allâh’ım; zulmeyle…
Kıbleden dönen yönümü,
Sevdan soğutan gönlümü,
Gönül aktı aşka bir kasım vakti.
Gözümden yaş değil, iliğim akar.
Salını salını da gezer ay vakti.
Ardı sıra ben değil, yüreğim yanar.
Kaşları yay gibi, kirpikleri ok.
Benleri ay yıldız, bet beniz yakar.
Şer bildiğin at arkadaş
Hak dediğin tut arkadaş
Aklın yolu birdir kesin
Aşına bal kat arkadaş
Durma çalış koş arkadaş
Dünya yalan boş arkadaş
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!