Meinem Vater
ich hätte meinen Vater gerne als jungen Mann erlebt
er erzählt nicht viel von sich
aber einige Prinzipien wiederholt er ständig
gecenin ayışık dilidir her sözün
yaralı bir aslanın nasıl kanarsa yüreği
öyle kanadın kırk yıl
dağlarına küsmüş çığlığın senin
ırmaklarında bulanık sular çağlar
gözlerinde yağmur gölleri
sorma bana
saçlarını okşayan
neft bulutlar yüklü
neft kokulu yaz akşamlarını
yüzüne akan bu yıldız sağanklarını
sarı şafaklara gebe geceleri sorma
bir garip yelkelisin
okyanuslar çıldırıyor içinde
köpük köpük taşıyorsun
zaman avuçlarında bileniyor
yılana sarılsan faydası yok
çırpına çırpına ömür tüketiyorsun
-ben ömrümü bilmukabele zamanı saymakla tükettim
hiç bir Tanrı tanımadı benim idealimdeki seni-
(bin yıllardır o Tanrı’lar
granit bacaklarında
dizlerine kadar ipek donlarıyla
usul usul akıyor
ren sularında bir gemi
buzlu bir ışık beyaz gövdesi
güvertede bir kaç kişi
soğuk ve kibirli
Station Liebling
Auf dein Grab
werde ich statt Blumen
ein Gedicht legen
Vedat Koparan dostuma...
yarım kalmış bir şiir gibiyim bu gece
yaradan kabuk koparır gibi
koparıp bir parça canı canımdan
gayrı gül
yeşersin gülüşün gülleri
davullar vurup
toy düğünler kurmadık
kınadan değil avuçlarımızdaki allık
ölüydüm senden önce
baykuş gagasında kan
çığlık çığlıktı geceler
geldin
sarılıp öptüm dudak ucundan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!