Melih Coşkun Şiirleri - Şair Melih Coşkun

Melih Coşkun

Kan değil şiirimden damlayan
Gözlerinden akan tuzlu yağmurdur kalemim

Sen acının makasıyla kesilmiş kağıttan bebek
Söyle kaç yıldan başlar
Güzel, mutlu bir geleceği düşlemek

Devamını Oku
Melih Coşkun

Bütün mesele;
Dikenin yanında
Gülün kırmızısını da görebilmekte...

2006

Devamını Oku
Melih Coşkun

Bir insan neyi sever hayatta
Nedir yeşil bir yaprak gibi
Titreten insanın yüreğini
Nedir her rengi böyle anlamlı kılan
Nedir hayata böylesine bağlayan

Devamını Oku
Melih Coşkun

Yüreğinin gözünü çapak almış yiğidim benim
Yüzünün karasını
Güneşin yalazında yıkamış işçi yüreğim
Bağışla beni
Suskumda çığlar biriktiriyorum nicedir
Yıllar var ki

Devamını Oku
Melih Coşkun

Sonsuz kederine değil,
Gözlerinin içi gülen çocuklarına ihtiyacım var.
Ağlayışların değil,
Duvarlarından kahkahaların yankılandığı bir şehre ihtiyacım var
Ağlama duvarları olmamalı şehrimde
Olmamalı dünyada.

Devamını Oku
Melih Coşkun

Belki iki kelimeye sığardı
Sana bütün anlatmak istediğim.
Fakat o iki kelime sığmıyor
Çocuk gülüşünü bahara asmış bir kızın
Yürekte açtırdığı yemyeşil dallara...

Devamını Oku
Melih Coşkun

Herkesin yolu düşer bir gün dağlara
Vakit geç ve öyle acımasızdır
Karanlık pusu kurar kapında
Ne bir dost gülümseyişi
Ne eski bir şarkı radyoda
Vaktidir artık en aciz korkularınla yüzleşmenin

Devamını Oku
Melih Coşkun

Hayat tüketiyor günden güne iyi çocuklarını
Türküsüz bir güne dönüyor gökyüzü
Her gün biraz daha karşılıksız kalıyor sevmelerim
Saklayamaz oluyor artık yüzüm solukluğunu

Alın terim

Devamını Oku
Melih Coşkun

Her gece bir mum yansa keşke
Bir yıldız kaysa
Düşlerimden yüreğime…

Ah gençliğim,
Çılgın sularda çırpınan gövdem

Devamını Oku
Melih Coşkun

Hastalıklı bir ruhun var kardeşim,
Kimi sevmeye cesaret etsen yüreğinin yemyeşil bahar dallarına basıp geçiyor acımadan.
Kendini mutlu sandığın veya geçici mutluluklara kandığın günlerde kuruyor mürekkebi kaleminin, tek bir kelimeyi bile çok görüyor haftalar boyu...

Acılarını özlüyorsun sürekli doldurabilmek için yüreğini kaplayan o karanlık boşluğu.
Sahte bir gülümseyiş bile kandırmaya yetebiliyor seni. Dost sandığın yabancıların ağzından tek bir sözcük yetiyor gecelerce kanamana ve sadece kanadıkça varolmayı becerebiliyorsun şu hayatta…

Devamını Oku