İnsanın başında her an çalışır,
Adeta yarışır çene, beyinle!
Ne susmak bilir, ne de alışır
Sanma ki barışır çene, beyinle!
Bin bir türlü lafla kafa şişirir,
Topraktan bedene can veren Rabbim,
Beden mi duyarsız, ben mi amayım?
Çiçekten, çiçeğe ten veren Rabbim,
Güller mi duyarsız, ben mi amayım?
Sanırsın gerdana inci dizilmiş,
Milyarlar adına dense de insan,
Hiç biri tendeki yüze benzemez!
Her türlü kelama dönse de lisan,
Hiç biri bendeki söze benzemez!
Yüzleri benzese bağımda güle,
Dinle beni biraz, üşenme oğul;
Yüzündeki allar ar’a benzesin!
İstersen kız ama gücenme oğul,
Alnındaki aklar kar’a benzesin!
Hak sana yar olur Hakk’ı sevince,
Servet için bağırsa; dağa, taşa, ayaza,
Şükür denen ezgiden sakın ha çıkma oğul!
Şöhret için çağırsa; sabah, akşam niyaza,
Zikir denen sezgiden sakın ha çıkma oğul!
İlim kalbe dolmadan bahaneye sığınma,
Bir defa diline almadan bakıp,
Çileyi göz ile anlatan BABAM...
Sözünü etmedi canından bıkıp,
Çileyi göz ile anlatan BABAM...
Ezildi, caymadı sözde ahtına
Hararetle yanan öze bir damla,
Derya içre yaşar, suyu bulamaz!
Hasrete katlanan göze bir damla,
Can özünden coşar, suyu bulamaz!
Seninle olmayan yaban el gibi,
Koklamak istersen Cennet kokusun,
Kundakta bebeğin elini kokla…
Yoklamak istersen her bir dokusun,
Başında zülfünün telini kokla…
Çiçekler açınca övgüyle, yazla
CAN OĞUL
Şu fani âleme teşrif edince,
Beşere adımı attın Can Oğul!
Bu fakirhaneme şeref verince,
Adıma, adını kattın Can Oğul!
Her şeyi kibirle karıp söyleyip,
Cehennem narını sözünde yakma!
Amelinde asla kusur görmeyip,
Cehennem narını özünde yakma!
Hülyalara dalma aydır başını,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!