bir incecik daldır ağacında şair
kırılgandır
çokçalanır gün gün
çoktur kıranları
ve o
kırıldıkça çoğalır
şiirler mi yazılsın geçmişin anılarına
geleceğin tasarımlarına övgüler mi
kim yazabilir geleceğin şiirini
eskilerde diye anlatırlardı
eskiyen kim vurduya mı gidiyor
yoksa
Yemin edenlerin yalancılığı kazınırdı beynime
Bilirdim
Başlangıcı yeminin
Yalandan yaya geleniydi atlıların
Yemin mi etsem
Yemin etmesem mi
nadide bir eser
inceden inceye bir iş
altın sırma
mavisi göğün
gölün
gecenin ve denizin
ateşten bir kül değil mi
nedir ki
ve nedendir bu hengame bu telaş
kökün suya eriştiği kadar aşk
dallar kadar iş
yapraklar kadar nefes
Kar altında canlar kalmış
Yatarlar yiğit yiğit
Tepinenler
Tapınanlar
Göz koyarlar yoksul aşına
karanlıkta açtılar gözünü
karaydı insanlar
kapkara
yer kara
gök kara
feryatları kuzguniydi
Ardına baktığın an
Kayıplar hep önde gidenlerdir
Kayıplara yanmaktansa
İyisi mi önüne bakmak
Varsın
Ardından gelsin kayıplar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!