yaprak mecbur dallara
dal ağaca; ağaç toprağa
ölüm mecbur kullara
kul tabuta; tabut mezara
işte hepsi bu yaşam dediğinin
Bir atlı karınca misâli,
Dönüp dolaşıyor mâzi..
O daracık mekanlar güya;
Cennetler dönüyor izi!
1987
kader koydu adını, bir ince kader...
tuzak kurdu hayata,
ihtiyâra, gence kader...
cân'ı cânân'a kattı,
savurmadan önce kader...
I.
Bir yürek yangınıyken sen içimde,
Sana küllerimden şiirler söyledim.
İnce yüzlerini üfleyip göğe,
Cehennemimden bir çiçek diledim.
Bazen ölüm, merhametli bir eldir Tanrı’dan. Bazen nefes, dudaklarımla öptüğüm şeydir. Bazen yutkunulmaz bir yumruktur özlemek. Bazen anlamsızdır, nedensiz, aldırışsız sevmek. Bazen sıcak ve tuzlu bir nehire yaltaklık eder gülüşün. İlaçların kâr etmediği bir hastalığa dönüşür aşk bazen, bu dünyada duyup gördüğün. Bazen içtiğin sudur, kaç bin cam yutmuş gibi canını acıtan. Bazen ölüm, merhametli bir eldir, merhametli bir eldir Tanrı’dan…
Kimi aşk bir volkandır, kimi aşk sakin bir deniz… Hiç görmediğiniz bir yüz için cehennemde yanmayı çok ama çok istediniz mi siz? Kimi aşk, cennetten ve cehennemden bir parçadır çoğu zaman. Beraberken doyulmayandır, yokluğu dayanılmayan.
Kimi aşk, patavatsız bir komşu gibi ansızın gelir bazen. Hastalandım mı dersin, kalbim böyle hızlı çarpıyor neden? ! Bazen elini nereye koyacağını bilemezsin. Bir minibüste gözlerini sana dikmiş hiç tanımadığın karşısında birinin.
Yüzümde gülümseme; gönlüm kanıyor..
Mevsim sonbahar, rûhum soluyor..
Seni çağırıyorum, içimde kalıyor,
Seni çağırıyorum, içimde kalıyor...
Senelerdir açacak bahârı bekledim.
Sükût; bir anıt, bir mezâr gibi ılık.
Sükût; habercisi rûhun, düşünceye aralık.
1989
Sesime bir ses, gönlüme gönül, hâlime mücessis..
Çığlıklarımı duyacak bir rûh nerde var?
Şu nihayetsiz çilede beni dehliz dehliz
Arayacak beni hangi, o hangi vefâkâr?
1998
Nerdesin,
Hangi kahrolası yerdesin şimdi?
Ben tutuşmakta kanlı güllere,
Sen yabancı ellerdesin.
Uykunun hangi tatlı yerinde,
Bir yangının hangi sıcak külündesin?
Göster bana ey sevgili o menekşe yüzünü
Bu hasretlikle garip aklım aldırmaya korkarım
Ol bülbül sesi mi acep duysam sözünü
Utanıp yerden başım kaldırmaya korkarım
Dertlerim boşanır durur o saklı yuvasından
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!