Ansızın bir gece çıksam karşına
Korkup kaçar mısın asi soylu kız?
Bir dilenci olsam gönül kapında
Bana açar mısın asi soylu kız?
Hiç yoktan kalbimi kırma ne olur
Yıldızlar bir şiir yazdı ruhuma
Gel iliş tahtına sevimli konuk
Gecelere yalnızlığın resmini
Çizen saatlerin hisleri soğuk
Sahici sevdalım bil değerini
Teslim et bahtıma görevi kulluk.
Uzak bir yerdesin ne fark eder ki,
Canımdan yakınsın bana be gülüm
Sevda günahımı güneşe ser ki,
Islaktır kurusun sana be gülüm
Serseri ruhumda sevdalar meftun
Ah bir bilsen sevgilim sevgimin ışığını
Ne çok isterim senin göksünde yaşlanmak
Şirin gözlü bakışın çığlığını atarak
Rüzgârı yırtarak deli deniz dalgasını
Geceyi sesleriyle ufka seren martılar gibi
Getirirsem ay ışığını aydınlatarak
O pamuk gibi ellerine bir gün dokunsam,
Benim olur dünyalar yerinden sarsılarak...
Gecenin huzurunda ayla birlikte olsam,
Şu kopardığımız yıldızlarla sarsılmasak...
Seni severken…
1.
akşamları diyorum,
beni benden çalan
ve
yarama tuz basan akşamları
seyretmek istemiyor gözlerimin küskünlüğü
Şafak söktüğünde kalk izle gözler
Batık bir dünyaya bak harıl-harıl
Kudret helvasını nasip dilimler
Paylaşmayı bilmez riyakâr bağıl
Miskinlik bir zillet at üzerinden
Şu dünya cehennem istilâsında
Ateşten de sıcak, dağıttı kül
Savurur gönlüme manasız hisler.
Biricik mesele kurtulmak ister.
Bahtsız ömür vay haline, tez sökül!
Gümüşi tepside sunulan duam
Dur, söyleme bıktığını çarçabuk,
Açılan ellerde kok buram, buram!
Şükretmeyen bir dil sertleşmiş kabuk,
Verdiğin sevabın zıttına uymam.
Sadık bir güvence dersen gönülden,
Keyfine muhabbet katınca güzel!
Farkına varıp ta engin gücünden,
Yıkılmaz saf dünya kurunca güzel.
Öyle bir dünya ki tarifi çok zor
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!