Ve...
Sessizce sokulur müzik.
Yarım bir hikayenin ortasından.
Buz kesilir an,
Ardından.
Ne çok çınlamalara harlandı ateşler,
Okuma şiirlerimi lütfen okuyacaksan…
Gecelere bin bir masalları sığdırmadı hiç
Durup dururken
Ucube hayaller…
Tüm kelimelerin içinde
Bir giz vardır yığdığı asırlardan
Soğuduğunda toprak
Hazanlarım üşür gecelerinde...
Terazisi bozuk bir zamandan arta kalır
Saçlarına gizlediğim vakitler...
Çöl gecelerine bırakırım titremelerimi...
Silinir kumlara kazıdığım tüm isimlerin
Benim viraneliklerim...
İki kül olmuş kapı,
Bir kırık penceresi gönlün...
Oysa,
Güz tekmeleyişinde soluklanışların,
Ürkek bakışların can yakan fersizliğine işte...
.
.
.
İrene...
Gözlerinde ötelere tutuşmuş gözyaşlarından televvünler
Dudaklarında
.
.
Islanalım
Delinsin gökler başımıza...
Bazen temizlemek gerekir ya
Ne varsa
Taşlaşmış kelimelerin meydan okumasına
Kirlice bırakmak zamanı…
Ebedi bir kargaşanın sallantısında
Felaketlere biçilen elbiselerin kırışmışlığında…
Görkemli can çekişmeleri olsa da aşkların
Koskoca bir kırılganlığa meyletmenin sancısı hep
Kanla yıkanan kahırlı asırların çaresizliğinde
Tozludur kirli avuçlarda mazinin ülfetliği...
Bir zakkum çürümüşlüğüne süpürülür eninde sonunda hep
O ölünesi hanlar
O ölünesi konakların sahipleri...
Viraneliğe yüz tutmuş dilsiz duvarların yıkılışlarında
Karanlık bir yangındı
İçimdeki
Gecesiz bir düş gibi.
Yelelerine tutunmaya çalıştığım
Küçük bir taydın o vakitler.
Kaç korkumu gömdün karanlıklara
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!