Bu kaçıncı yangınım gecene
Bilmediğim sokağın
Özlemim oysa...
Konuşur musun benim gibi sen de
Kaldırımlarıyla
Sokağının...
Gelmiştin ya!
Geçenlerde.
Ne getirmiştin yanında bilmediğin
Bilemediğin
Bilemeyeceğin...
Düşünmediğin birşey belki.
Tebessüm ettirirdi papatyaları
Yağmurları duyuşları...
Bir kış manzumesinin ardından.
Güneşe kalabilmek değil miydi?
Derdi
Tohumların.
Gecenin
Daha kaç asra sürebilir ki tahammülü
Sessiz bir yaprağa verilen değer bile riya olursa
Sura yanaşırken
Fışkırışları ninni değil kaynayan suların
Ve
Yas tutuyor ardından Haziran
Açarken kucağını
Göçlere
Düşlerinle…
Sıcak mı sıcak özlemlerini
kelebek kanadından uzantılar
ne derlerse desinler, sus
göğün ötesinde değilsin
berisinde de zannın gibi sanma
üfleyişlere boyunduruğun sönme vakti
ve gecenin kıl inceliğinde
Bekleyişim
Bir kelebeğin kanat çırpışı...
Sayılı anların ötesi değil...
Kurt kapanı acısına sıkıştırılmış feryatlar
Vedalara vefasızlığın mı kaderi?
Yoksa
Öylesi çok şiirlerin
Gecenin yakıştığı kadar
Küllerin savruluşlara yanışına
Rüzgarlarda
Sevdaların
Sonu belirsizliklere kalışına kadar
Rüzgarlar saklanmaz yataklara
Bazen bir diken batığı zannedersin yolları
Her adımına acır canın
Kanıyor zannedersin çiziklerinden
Şiirlerin...
.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!