Oynak spot ışıklarının içinde
Üç boyutsuz ruhun temsili miraç yolculuğu…
İnançsız kahkahalar çok acımasızdı…
Tetiğe iz bırakacak parmağın niyeti de…
Ay tedirgin,
Keşke görmezden gelseydi,
Şafaklarımın vuruk gailelerini,
Hande izlerimi bıraktığım eleğimsağma renklerimi,
Kucak dolusu yıpranışlarımı,
Alık beynimin döküntülerini,
Ve kalp çırpınışlarına kurban vererek sevinçlerimi,
goygoycu yüreğimi sırtlayıp terk ediyorum seni...
Ben bir fotoğraf albümüyüm.
Kafamın içinde, canlı yüzler taşıyorum.
Binlerce…
Hiç değişmeyen,
Kimisi silik,
kimisi derin izleri olan…
Ey Aşk,
tek hecelik gücünle bir insana ne kadar hükmedebilirsin ki!
Beni aşağılamaya çabalamandaki cüretin nereden?
Neden kendini de aşağılamıyorsun?
Durma, gel!
Burada, sebep olduğun bir acı var;
gözlerim bergüzar
gözlerim muzlim
sen mutat
yüzüm matem,
yüzüm kara bir ten
sen meserret
Sen öldükten sonra bende
Unutulacaksın çabucak, /emin ol/
Kederden asla çıldırmayacağım...
Kanla yıkayacağım bendeki izlerini.
Ellerimle giyindireceğim mezarına kara toprağı.
Gömdükten sonra seni şarkıların suskunluğuna,
Birazdan son söz de sarf edilecek.
Betimlenecek öksüzlük yaftası…
Hicap, ar v e daha çok utangaçlık,
Yapışıp kalacak sıkıntılarıma.
Bensiz geçireceğin her mevsim sende, kış kalacak
Geri dönüşün imkânsız
Sensin
ve benim,
yani hayatın küçük dolaplarına gizlenmiş iki çocuk.
- Sen aşka sarılırken, soyut bir hazla,
ben sana sarılıyorum aşk sensin diyerek…
Tanım belirsiz.
Şiirleri şarkı yaptım senin için,
taşıdım pencerenin altına.
Safa soktum karşında,
akşamın farzında.
Her mısra bir sure,
her sözcük bir dua…
sabah, öğlen, akşam
yaşama ilişkin tüm kelimeler
hiçbir iz bırakmadan
peş peşe siliniyor
bir yamacın ardında
son güneş batıyor
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!