Ele alan posta vurur
Kuru sevgi boşa gurur
Eli değil dili vurur
İnler durur dertli sazım
Kış gelince kuru ayaz
Deyin hele bana doğru söyleyin
Gemiler mi battı yoksa yürek mi
Yalanlara köle kullar söyleyin
Gemiler mi batar yoksa yürek mi
Hasletler çürümüş sevgiyi bilmez
Sen, benim diyenler beni satmışsa
Sırtıma binerek dağı aşmışsa
Doğruyu bırakıp yanlış yapmışsa
Deyin hele dostlar ben neler deyim
Ekşimiş mayayla yoğurt yapılmaz
Dil, olur mu ki hiç tatlı
Altı üstü bir deri
Ustasının elinde, kabına sığmayan şu hali
Gözünün içine baktığımda
Ucundan akıtıyor, görseniz o balı
Görmeye, bilmeye hiç gerek yok
Elimi tutamıyom, dilimi tutabilsem
Güzel insan olmanın yollarını bilirim
Ulu orta lafımı, demeden tartabilsem
Kimseleri üzmeden, yaşamayı bilirim
Dilim boşa çalışıp, kürek gibi dönerken
Dilimden dökülen sevda yelleri
Sazımın telleri aklım yakıyor
Damla damla döker aşkın selleri
Sazımın sesleri yürek yakıyor
Sevmenin bedeli ağır oluyor
Dilinden düşmeyen şarkıyla türkü
Merhemi yarama diliyle sürdü
Gördüm ki yüzünde gülleri gürdü
Ömrümce güldüren olacak güldü
*
Süzerken bakışı ayrı bir sanat
Dillere bakarsan oldukça uzun
Yüreğin sesini anlatır durur
Bazen diken gibi oldukça uzun
Sus desem de susmaz ağlatır durur
Dilleri sorarsan bir tutam et'tir
Dillere bakarsan oldukça uzun
Yüreğin sesini anlatır durur
Bazen diken gibi oldukça uzun
Sus desem de susmaz ağlatır durur
Dilleri sorarsan bir tutam et'tir
Elde kalem yazıyor, en güzel lisanlarla
iltifat marifettir, düzdüğü yalanlarla
Herifler siz bekleyin, oynaşdan gelmez sıra
Her kadını kapatır, edepsiz dilleriyle
Ana bacı diyerek, el altından yokluyor
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!