Havaya atsam yel yağmur fırtına saçıp
Toprağa gömsem seni mezardan kaçıp
İçime atsam seni kabına sığmayıp taşıp
Taşanlardan şiir olup bana dönecektin
Derelere attım seni nehirden denize gittin
Baharda boranda kaldı gönlüm
Üşüdüm yandım yandım söndüm
Buzdan çıkmış som çeliğe döndüm
Bana ne zaman gelirsin, büküldüm
Özlemine hasretine içimde doydum
Gözlerine baktım içimi yaktın
Pınarın başında beklerim seni
Göcek degil yedi veren başaktın
Degirmen başında beklerim seni
Sevgi filiz veren çiçeğe benzer
Beklesem kuru odunda yaprak çıkar mı?
Örülü beton duvar yüzüme güler mi?
Taşların içindeki filiz çiçek açar mı?
Beklesem sevilen insan sever mi?
Beklesem batan güneş sabah doğar mı?
Gönlündeki ocakta pişmiyor aşım
Bedenin üstünde durmuyor başım
Gece yatınca yastığıma doldu taşım
Sensiz uykuyu yitirdi benim başım
Gözümün üstünde kalmadı kaşım
Yan verdim kör pınara çaresiz dertliydi
Kuruyan damarına küsmüş sitemliydi
Yanan yüreğime bir yudum su verir miydi?
Kimse susuz pınarı benim gibi sevdi mi?
Kimi seveyim dedim dertli bülbüle
Ağustos sıcağında kıraç toprak gibi bekledim
Ben hasret adlı bulutun ağladığını özledim
Yıllar geçti acıyı kederi birbirine ekledim
Ben gençliğimde sevdiğimi özledim
Hasreti içimden telli duvaklı gelin eyledim
Ben şair değilim kışta ayazda yalın ayak şiir yazıyorum
Üşüyünce gözlerini düşünüp karda buzda geziyorum
Ben şair değilim yokluğunda üşüdüm şiir yazıyorum
Şiirleri sobaya okudum etrafında ısınıp geziyorum
Ben ay ışığında yıldızlara salıncak kuruyorum
Sen başkasına salla beni
Ben gece boyu uyumadan seni seyrediyorum
Sen uyanınca başkasına günaydın
Ben rüyamda seni görüyorum
Sen başkasını
Şiirler okunsun türküler her zaman söylensin
Gül bahçesine konsun bülbüller orda dinlensin
Karlar yağsın yolların hepsi kapansın gidilmesin
Ben sensiz seni yalnızca seni özlemek istiyorum
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!