Bırakın gideyim dağlar
Yol gözleyen gelin ağlar
Bülbül senin olsun bağlar
Benim gülüm var eyvanda
Sarı kelebeğim uçar
Yârdan ayrılmışım geri dönemem
Yollar sırat gibi dar gurbet elde
Denize atsalar yine sönemem
Buz dağını yakar nar gurbet elde
Güneş batar sarı yıldız doğardı
Güz çiçeğim
Seni
Sazımdaki sarı tel gibi
Ağustos sıcağında
Terimi soğutan
Yel gibi sevdim
Dün yazdığım şiiri
Bugün ezbere okurum
Dokunamam
El yakar satırlarım
Resmine baktıkça
Seni çeşme başında
Meleğim, sakın bana
Ayın kaçı diye sorma
Güle gül vermediğim
Günleri sildim
Bana gül deme
Seni görmeden
Kokun en güzel koku, sesin en güzel ündür
Günlerin en güzeli, senin doğduğun gündür
Bir nazar eyledin yaktın solumu
Yedi yerden kırık gel sar kolumu
Eninde sonunda buldum yolumu
Sadık yâre doğru yürürüm gülüm
Kar yağınca kapanırsa yollarım
Sevdam dökülür yazıya
Senden başka kırmızıya
Gülüm demedim demedim
Çiçek takmış yakasına
Döner bakar arkasına
Üç gün önce
Geleceğim demişti
Tam zamanında
Saat üçte geldi
Koltuğa oturmadı
Sandalyeye ilişti
Âdem doğuya baktı, batıda kalan azdı
Biraz sonra ufukta, gün bitti diye yazdı




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!