Tahta, desenli bir yapın var
Süslü köşelerin, ince ve dar
Bilmem bu kaçıncı resim, yıllar boyu
Çerçeven, sanki anılarımıza dört duvar
Rahmetli dedemi barındırdın
Koşarken ağır aksak umutlarla, yarınlara
Ölüm bekliyor belki, karşı duvarın ardında
İpi göğüslemek korkutuyor aslında
Göğüs kafesinin, her yalpa yapışında
Ölümün arada bir göz kırpışında
Mavi atlasın göbeğinde saklı
İki ahulu Maoi
Rano Raraku’nun küllerinden doğdu
O
Selam durdu mavi gizeme
O Yeşil Parti'nin adayı, adı gelir doğadan
Dereden boşaltır suyu, kirli kovadan
Bet bereket olur mu, çatışmalı yuvadan
'Oyunuzu bana verin' diyor yeşilin adayı
Eller öpülür, dalkavukça seçimde
Renginde, şehitlerin kanı mevcut
Bağrında, ay yıldızı taşıyorsun
Seni anlatmaya söz yetmez
Milyonların kalbinde yaşıyorsun
Sana baktığımda, fetihleri görüyorum
Mazide derin izler bıraktı
Hayatın kırbacı
Ressamın tuale vurduğu
Fırça darbeleriyle renklendi bazen
Kırbacın ucunda ıslık çalarken ölüm
Teslim oldu onu tutan ilahi ele
Şiir ilham ister, yazarsın
Gelmeyince meret, sitem eder kızarsın
Klavyenin tuşlarına, şuursuzca basarsın
Hele sinek git başımdam
Hah, geldi ilham derken, bir an
Bir sofra kurdurdum
Meleklere
Uçsuz bucaksız, boşlukta
Çorbam, aşkım
Ekmeğim, sevgim
İzin ver
Azrail
Son cümlesini bitirsin
Hayata dair
Ölmeden evvel
Şair
Bütün kainat yaratanı tespih eder
İnsanın duasıyla harmanlanır keder
Ve namaz ibadetiyle kazanır değer
Maşallahın yüce lafzıdır, sübhanallah
Verilen nimetlere daima şükür gerek
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!