Dikkatli ol, ayık ol, doğru yaşa hayatı,
Ayağın bir kaydımı sakın dost most arama.
Hiç kimse tercih etmez taze varken bayatı,
Ayağın bir kaydımı sakın dost most arama.
Namus asla değildir hayatta bir gün için,
Sen emret; ben kulum, köleyim sana,
Gülleler asmışsın zaten boynuma,
Nasıl yanıyorum baksana bana,
Var mıyım, yok muyum, bilemiyorum.
El çektim dünyadan aşka düşeli,
Ömrümce yaş olup gözümden aktın,
Yıllar nasıl geçti anlayamadım.
Bana çiledir ki miras bıraktın,
Ömrümce çektim de kurtulamadım.
Adetin bırakıp aramamakmış,
Sana nasıl aldandım,
Binbir ateşe yandım,
Bırak beni, bunaldım,
Aşkın bana ızdırap.
Sandım yemin tutarsın,
Aşkın bağlamışken bileklerimi
Mümkün mü silinsin gönlümün yası?
Yıllardır peşinden koştum, dolandım,
Aşkın yüreğimde hançer yarası.
Durmadan sızlıyor kalbimde yaram,
Portakal alacaksan, bil ki; suyu çekilmiş,
Şişeye doldurulup meyvesuyu edilmiş,
Posa portakal diye piyasaya sürülmüş,
Herkesin bu oyuna karnı toktan daha tok,
Avrupa ‘da hiyle var, bizde hiyle-hurda yok.
Mendilini sallama hiç uzaktan,
Asla sana diyemem ben elveda.
Elbet bir gün geleceksin ıraktan,
Asla sana diyemem ben elveda.
Ben hep seni ömür boyu sevmişim,
Seni sevmek ne güzel şey;
Susuz bir çölde suya ulaşmak gibi,
Yağmurlara kavuşması gibi kurumuş toprakların,
Donanması gibi göklerin gökkuşaklarıyla,
Mağrur süzülmesi gibi kartalların boşlukta,
Bülbülün ötmesi,
Ne bir emelim kaldı, ne bir yaşam arzum,
Her şey kül olup bitti bir bahar akşamında.
Onu bir an içinde bin yıllık özler oldum,
Her şey kül olup gitti bir bahar akşamında.
bir şeyler tuttu beni, onunla gidemedim,
Sana birçok kuşla haber yolladım,
Beni arıyorsan baharlara gel.
Ver körpe elini avuçlarıma,
Çiçeğe bürünmüş pınarlara gel.
Gel yine dönelim tatlı günlere,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!