Aşkı ten temasından öteye götüremeyenler ne bilirler yar için yanmasını. Üç beş süslü lakırdıyla 'Seviyorum' denmez, seven sevdiğine köle olur!
Sonbahardı gözlerinin içine düşüşüm, kalbimin titreyişi,
Beş köşeli yıldız gibi asıldı ismin, ruhumun semasına,
Gün ve gece, ne güzel oluverdi seninle,
Bahtımın dönüşüydü, sevdamın hümasına.
Diriliş müjdesiydi, ellerinin ellerime değişi,
Ve dolaşırken parmak uçlarım, saç tellerinde,
İkimizde 'Bazı Aşklar' çıkmaz sokağının soğuk Arnavut kaldırımlarında oturduk.
İkimize de 'Bazı Aşklar' sokağında, silikte olsa, sokak lambasının ışığı vurdu.
Ve biz, evinin perdesinin arkasından sinsice bakan fesat komşu edasıyla, mutluluğumuza nazar edecek kem gözlerin kesiği olduk, dolduk, solduk...
'Yine sensiz geçen bir gün' dedi şair şiirinde,
Oysa; her güne seni eklemek isterken, böyle beklemek!
Ve gün gelir, pul kadar değeri olmadığını düşünürsün onca hırsın, telaşın, koşturmacının...
Bir Sala derinden işler sana, dokunur kanadı kırık yanına,.
Durursun, düşünürsün, bakarsın, silkelenir ve kalkarsın.
Geceye izin düştü,
Aklıma sözün düştü,
Gönlüme yüzün düştü,
Bir sevda benimkisi.
Duamda dilek oldun,
Bugün Cuma,
Dur ve bak kendine,
Yetsin artık nefsin kölesi oluşun,
Bugün Cuma,
Kalk ve silkelen ey Müslüman!
Açıver aşkın pak sayfasını,
Bugün Cuma,
İşte bir fırsat daha.
Kalk ve silkelen
Özüne dön yeniden,
Ruhunun çırpınışlarına kulak ver,
Sil silinmesi gerekenleri,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!