azalırım akşamları ben böyle,
hüzün çöker batan günle üzerime.
kederlerim azaltır beni
sen düşersin aklıma ansızın,
her ne kadar düşünmek istemesemde seni.
bizki,
kuruyan bir dala üzülürken,
yas tutarken şakımayan bir kanaryaya,
çiçeği bile dalında severken,
kıyamazken koparmaya,
kıyamazken dalından toprağından ayırmaya,
minik bir kız çocuğu dolaşıyordu,
kocaman bir şehrin uçsuz bucaksız kaldırımlarında.
bir kutu şekersiz sakız vardı ellerinde,
ve eskimiş bir naylon terlik,üşümüş çıplak ayaklarında.
babası hayat yenik düşmüştü,
annesiyse bir biçareydi hasta yatağında.
seni kaybettim.
dolmasını bekliyorum miadımın.
infazımı yaktım
bütün kartpostallarımla beraber.
kül rengi akşamlarda.
reel bir yalnızlığı yaşıyorum
onbir yıl altı ay bir gün doldu.
lakin bilemem kaç zaman oldu.
hala bu zindandayım.
ve daha ne kadar kalacağım bilemiyorum.
kimseyi vurmamıştım.
gecenin bir yarısıysa
dışarıda hüzün yağıyorsa karla karışık
ve elin kemanına gitmiyorsa.
henüz kırılmamışsa kemanının bir teli
durma kır!
kurtar o büyük utançtan kendini.
aşkımı sulara yazacağım,
yok oluşunu görüp ağlayacağım.
bakışları sürgüne gönderecek beni,
savrulacağım.
dönmeyişlerin kahredecek,
yıkılacağım.
suskunmuyuz bu akşam.
peki konuşmayalım.
küskünmüyüz yoksa;
tamam sigaranı bitir.
ama öyle savurma dumanını küfredercesine.
peki konuşmayalım.
yetmedimi?
her günün alacakaranlığında,
sana saatlerce şiirler okumalarım.
yetmedimi asla olamayacağım halde,
senin için takındığım romantik adam tavırlarım.
vazgeçtim...
hayat kimilerine sevda kokulu sağanağını bahşederken
kimilerini hapseder buzul bir dağ yamacına.
ve bilinsinki ne kadar yazsada şair aşk dolu nameler.
asla yeşillenemez kendine ve bir türlü ulaşamaz amacına....
saygılar kimin yiğeni: :)) şiirlerini okuyorum irfanım. brawo yani uspirin BAKIRCI:pp