Habibullah ismindir, göklerde ve yerlerde
Sen de bize sevgili olur musun Ey Resul.
Kıyâmet gününde, huzuru mahşerde
Sancağının altına alır mısın Ey Resul.
Doğduğunda Kâbe'deki putlar nasıl yıkıldı
Eyüp Sultan, o derin ruhudur İstanbul'un
Miski amber kokulu, gülüdür İstanbul'un
Cümle âlem bilir ki Belde-i Tayyibe'de
Huzur ve sükunetin, yoludur İstanbul'un
Seher vakti burada, bin bir âlem buluşur.
Bir diriliş sancısı çekiyor halkın
Gazanız mübarek olsun Filistin
Durmayın topyekün kıyama kalkın
Kurtuluş destanı yazsın Filistin
Yıllardır mahrumsun bahardan yazdan
Bedenim yorgun, tutmuyor kollar,
Bir garip hallerdeyim bugün.
Kollara ayrılmış, önümde yollar,
Bir garip yerlerdeyim bugün...
Ne huzurum var, ne huzursuzum,
Koş hayalinin peşinde,
Koşmak sana güç değil
Düşmek için yollara
Hiç bir vakit geç değil.
Durup, yerinde sayana
Bir damla gözyaşında,
Arayan umman bulur.
Dermansız dertlerine,
Gözyaşı derman olur...
Bin ilaca bedeldir,
Fıtrat üzere doğan,
Her masum çocuk gibi,
Tertemiz ve günahsız,
Doğmuştuk ya anadan.
Büyüdük de ne oldu
Masumiyet mi kaldı.
Her sabah,
Yeni umutlara gebe.
Güneş gökyüzünden
Bin müjdeyle doğar.
Her yokuşun sonu bir engebe.
Gel gör ki;
.....
Gün gelir zamana yenilir insan
Ne gözde fer kalır ne tende can
Sükûnet sarar bütün bedeni
Yüreğe yerleşir bitmeyen hicran
Anlatsan hâl-i pür melalini
Hâlinle hemhal olan mı vardır.
Haykırsan dünyaya tüm celalini
Yalandan gönlünü alan mı vardır.
Tefekkür ettikçe depreşir yaran
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!