Kelebekler gibi,
Geçiyor ömrüm.
Bütün çiçekler,
Taze ve güzeldir.
Aklıma yazılan,
Beyaz papatya,
Betim benzin sararıp da, solmuş,
Sen bu bedeni hasta sanmışsın.
Dert ağacına yaprak olmuşum,
Susuz kalınca, kurur sanmışsın.
Ellerin tutmaz, gözlerin bakmaz,
Bizler farkında olmasak da,
Yıldızlar bir bir yanıp söner.
Ay en şefkatli şarkıyı geceye,
Güneş battıktan sonra söyler.
Kızgın ve fırtınalı havalarda,
Beni unutma,
Yarınlara bırakma.
Unutma beni,
Bende bırakma.
Muhtacım sana,
Yalnız bırakma.
Elmaları sevdiren, elmanın şekeriydi
Elbisemizde iz bırakan leblebi tozuydu
Kağıt helvaların kağıtlarına yazılmıyordu
Delirmiş olmalı ki, dondurma külahtaydı
Bütün taşlar farklı, beş taş çok farklıydı.
Telden arabalarımız, bizce fiyakalıydı
Ben acıyı yazıyorum
Delip geçer diyorlar.
Mutluluk nefisten imiş
Gelip geçer diyorlar.
Bir kuş vardı,
Aşkı arayan,
Sadece rüzgar,
Bilirdi kalbini,
Hep yalnız uçardı.
Bir haftada dört acı kayıp,
Dört tarafımı çevreleyen,
Aklıma gelmeyen bir soru,
Sonum banada yakın mı?
Bir haftada dört bayram!
En suskun hallerimi,
Benimle yaşarsan,
Söylenen her sözün,
İçimden döner sevgili.
Duygular saklanır,
Maksadın anlaşılmaz,
Kıyısından köşesinden,
Geçseydin mahallenin,
Minnoşa görünseydin,
Seslenseydin duyardım.
Uğrasaydın Ali bakkala,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!