Bu bir ilk,
Belki yeni bir başlangıç;
Belki de anlamsızlık, vâroluş.
Bu nedir? Ne için?
İnanmakla biter mi?
Noelbaba peşine düşen çocuklar,
Ağaç süsleyen insanlar...,
Dini değersiz sayanlar,
Bu mu bizim halimiz?
Cahile ilim öğretmek,
Acı biberden de acı imiş.
Belkide şekerpare;
Velasıl, daha tatlı imiş.
Cahil anlamaz,
Gayrı kainat huzurunda,
Peygamberler yolunda,
Hazreti Musa'nın komşusuyla;
Ben Cenneti isterim, O'nu dilerim.
Dilin imanı yeter mi cennete girmeğe,
Şu kalp acıyor ey insan;
Kudüs diye, Gazze diye.
Elbet zulüm bitecek olsa da
Dayanamıyorum ben!
Benzin sapsarı olmuş, soğuk mu esti yüzüne?
Yüzündeki o umut nerede, göremiyorum.
Yüzün gülerdi senin, hüzün aranmazdı hiç,
Lakin şimdi neden durgun bulursun kendini?
Biliyorum, soruları sevmezdin sen,
Don Kişot misali,
O benliği arıyorum.
Bulamadım hâla,
O mükemmel kişiliğimi.
Mizan terazisinde haklı çeken,
Bir dört yıl daha geçti;
Ders ile, teneffüs ile.
Zamanın hızı her zaman aynı olmuyor;
Bazen asla geçmiyor, bazen ise akıyor.
Bir bakınca dönem bitti;
Çağlar devirdi senin atan,
İşte oydu toprağında yatan.
Ecdadındır, saygı duyacaksın,
Saygıdır sana değer katan.
Nice devlet korktu,
Büyük, küçük, eşsiz kainat,
Yaratıcısına da unutma bir bak.
Şükrünü ilet ve anlamlandır,
Def et şeytanları kainattan
En küçük yaratılmışta dahi var bir hikmet,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!