Bir bahar günü tanıştık seninle,
Dünya ikimizin olmuştu inan.
Her akşam her sabah buluşmak için,
Ömrümde ömür gidiyordu inan.
Benliğimi aşkımıza adadım,
Görünmez ellerin kurduğu düzen,
Mazlumu masumu zindana attı.
Dava dosyasında hukuk bunaldı,
Gelin bu duruma kayıtsız kalın.
Hapishane dolmuş yatacak yer yok,
Riyakar hilekar dünya işinde,
Toplum düzenini yönetir olmuş.
Doğruluk dürüstlük para etmiyor.
Yalancı hilebaz iş bitiriyor.
Ahlakın erdemin yeri kalmamış.
Kendince herkesin bir yaşamı var,
Varsıl var, yoksul var be adam!
Olur olmaz eleştiri yaparsın,
Üstüne lazım olmayan işe bakarsın!
Yoksulun hayatı, bir yangın yeri
Peygamberin torununa
Hz. Hüseyin’e!
Yetmişiki velisine,
Kirli bir pusu kurdular.
Kerbelanın yazısında.
İnat edip şu ömrümü bitirdin,
Beni benden alıp nere götürdün.
Dünyada yaşamak ateşten gömlek,
Bana bu gömleği kim layık gördü?.
Gençlik başta sevda imiş bilmedim,
Mehmet Koçdağ, derler mert oğlu merttir,
Arapgir, sipahi uşağında doğdu er kişi!
Cengaver çalışkan yiğit bir kişi,
ATA'sı Battal Gazi ili Malatya.
Malatya elinin havası serttir,
Sabah uykudan uyandım.
Onaltı şubat ikibin ondokuz.
Üzücü bir haber aldım.
Komşum Ali Rıza amca ölmüş.
Tüm sevenleri orada,
Birtanem sılada bensiz,
Ben gurbet ellerde sensiz
Ayrılık canıma yetti,
Gelmedin soyka kalası
Gel etme, yolun olayım!
Dünya bir yere kadar senindir,
Sağlıklı olduğun vakte kadar,
Ağız dolusu, güldüğün vakte kadar,
Sevdiğin, sevildiğin vakte kadar,
Yediğinden tat aldığın vakte kadar,
İçtiğinde haz aldığın vakte kadar,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!