Hüseyin Başaoğlu Şiirleri - Şair Hüseyin ...

Hüseyin Başaoğlu

Bir kayık olsam,içsem denizi,
Tutsa beni deniz,sarhoş olsam.
Aşkından yalpalarken kıyıya varsam.
Başımı dayasam sazlıklardaki
Sunaların göğsüne, uyusam..
Titreşimlerini duysam

Devamını Oku
Hüseyin Başaoğlu

Bir üniformam olacaksa benim
Mavi ve yeşil olmalı renkleri..
Bir elbise diktireceksem
Kumaşım yeşil ve mavi bakmalı.

Bir gökyüzü hayal edeceksem

Devamını Oku
Hüseyin Başaoğlu

Gülümseyerek bir merhaba dedim
İnan seni çok ama çok özledim
Bir tek gülüşüne dünyayı verirdim.
Merhaba'na sıcacık, içten gülümsedim.

Üzüntülerim, kaygılarım yok oldu

Devamını Oku
Hüseyin Başaoğlu

Kavuşamadığım tüm aşkları
Birbirine ekleyip şarkı yaptılar
Adını My immortal koydular.
Sonra bir kulaklığa doldurdular
Ve bana damardan yaptılar

Devamını Oku
Hüseyin Başaoğlu

Derdest edip yatırıvermişler toprağa
Hafifçe döndürmüşler bedenlerini sağa
Görmez gözlerle bakar iken uzağa
Solduruverdi yaşamı kuru bir ölüm.
***
Sor onlarda ne isteklerle doluydu

Devamını Oku
Hüseyin Başaoğlu

Nooldu dostum,yazmaz oldun.
Bilgisayarıma konuk ettiğim
Usulca tellerin arasından süzülerek gelen
Nooldu yazmaz oldun.
Ptt binası aynı ruhsuz renginde
Tüm ruhsuzlar gibi,

Devamını Oku
Hüseyin Başaoğlu

Hep şiir olmayacak ya
Diye düşündü Hüseyin
Bazen nesir de yazmalı
Baba kuğu şimdi işten döner.. Anne kuğu evin sobasını yakmıştır. Merdivenleri tırmanan kocasının pati seslerini duyunca elleri pardon kanatlarındaki naylon torbalarda eve getirdiği yiyecekleri almak üzere bir koşu kapı önüne çıkar. Bu arada dünyaya gözlerini açmak üzere mutlu sıcak yataklarında bekleyen yavru kuğular yumurtadan yatakları içinde mutlulukla tıkırdaşırlar. :-)) Baba kuğu kapıda tıkıtıları duyunca meraklı gözlerle eşine bakar,kim var içeride diye? Anne kuğu mutlu memnun gülümser,kanadını yumurtaların üzerine koyar ve eşine gülümser, bak yavrumuz tekme attı.. Baba kuğu eşine sarılır ve yanağına bir öpücük kondurur sevgili eşinin. Mutludurlar, baba kuğu park idaresinin yöneticilerince maaşına yapılmasını yıllarca beklediği zamdan ümidini kesmiştir.Çünkü bilir ki üç otuz parayı kuğulara bununla bir ay geçinin diye reva görüp ödeyenler,arkasına sığındıkları parkımız henüz tam kalkınmadı, fakir bir parkız halkımıza şimdilik bu kadar düşüyor sıkın kemerlerinizdeki delikleri bir delik daha diye salya sümük edebiyat yaparken,bir taraftan da güzelim doğalarının ve sonunda tüm parklarının içine edecek termik santral projeleriyle, kuğularımıza iş sağlayacağız teraneleri altında göz boyayıp o işadamı görüntülü aslan parçalarına zavallı kuğuların rüyalarında bile göremeyecekleri yatırım teşvik kredileri vermekte, parkın tüm parasını kuğularıda kapsayacak bir şekilde dengeli dağıtacaklarına üç beş aslan parçasına yedirerek sözde demokrasi nutukları atıp, parkı el malı haline getirmektedirler.Aklına bir arkadaşının komşu ülkelerden birine yaptığı bir iş gezisi sonucu orada görüp aldığı ve okusun diye kendisine de verdiği o kitaptaki şiir gelir. O ülkelerde çok meşhur bir şairmiş yazan, Necip Fazıl Kısakürekmiş adı. Şöyle diyormuş şiirinde
Allah'ın on pulunu bekleye dursun on kul,
birkişiye tam dokuz, dokuz kişiye bir pul.

Devamını Oku
Hüseyin Başaoğlu

HİSSET

Bir gül gibi açar duygular,
Yavaşça, yavaş, katmer katmer
Her doğan günde biraz daha
Renkler artar, etrafı sarar

Devamını Oku
Hüseyin Başaoğlu

Biz farklı denizlerin çocuklarıydık seninle
hattâ kulaç atmalarımız bile başkaydı
başka maviş kokuyorduk ikimiz
kucaklaşmalarımız bile başka hattâ

Başka küpeler takıyordun sen

Devamını Oku
Hüseyin Başaoğlu

Hayallerim var gemiler dolusu
Hayallerim sevdamın uykusu
Gönlüm gülümün kuytusu
Hayallerim içimin avuntusu

Limandan limana hayal taşırım

Devamını Oku