Evvel zamanlarda pireler amirken
Üstlere gül olurmuş, astlara diken
Haramiler, şehirlerde alırmış haracı
Hırsızmış ev sahibi, ev sahibi kiracı
Şu dünyanın iki yüzü
Kalmadı yokuşu düzü
Sarı ile boz öküzü
Kaybedeli yıllar oldu.
Her şey süslü bezeli
Sıradan vatandaştın
Herkesle arkadaştın
Girdin yamuk bir yola
Seni kandıran, körola
Kırk yıl oldu buralardan gideli
Hayalleri ulu çınar Mehmedim.
Gurbet elde yaşadığı ne belli
İki gözü kuru pınar Mehmedim.
Gençliğini höllük edip elemiş
Sanki köyümüzde devrim yapacak
Muhtara kızanlar, adayım diyor.
Fırsatı bulursa bizi öpecek
Uçkuru çözenler adayım diyor.
Şehirden döndüm köyüme
Bana akıl ver muhtar bey
Bakıp sosyetik halime
Beni görme hor muhtar bey
Kızma niye geldi diye
Gençliğimi takas ettim gurbette
Şu ömrümü bir, bir çalan yıllarla
Sıla için hasret çektim, beyhude
Yaren oldum sonu gelmez yollarla.
Hayallerim gerçeklere sığmadı
Gurbet bizi tutsak etmiş
Gel demekle gelinmiyor.
Ölen ölmüş giden gitmiş
Kal demekle kalınmıyor.
Kar tutmuyor kara dağlar
Öz nefsine münekkit
Olmak nasip işidir.
Namaz günde beş vakit
Kılmak nasip işidir.
Yenebilen fendini
Bu kaçıncı bahar gel de sor bana
Nevruzlar çiçek açtı, neredesin?
Mayıs ayı yol gözlemek zor bana
Herkes yaylaya göçtü, neredesin?
Göçmen kuşlar, sıra sıra dizildi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!