Ey emekli; gurbet elden köyüne
Geleceksen bir an önce gelsene
Ben diyemem gülmek senin neyine
Güleceksen bir an önce gülsene
Sabahları uyku tutmaz erken kalk
Ey dede; İyi ki görmedin bu yüzyılı
Ne günlere kaldık, haberin var mı?
Sülalecek alkışladık ekranda ki cıbılı
Zevki sefaya daldık, haberin var mı?
Garip gurebayı, adamdan saymadık
Saldırıya maruz kaldım aniden
Issız sokağın birinde memur bey.
Keşke görsem eşgâlini yeniden
Kalakaldım tesirinde memur bey.
Böyle fail görmeyeli çok oldu
Hazan vurdu bağlara
Bülbüller ötmez oldu.
Köyde doğan yiğitler
Şehirlerde kayboldu.
Tam umudu kesmiş iken, hükümet
Bizim köye ebe vermiş duydun mu?
Ebe değil, sosyeteden bir afet
İkramiye bize vurmuş duydun mu?
Göç taşınmış köylü birlik olup da
Nenni, nenni gucahlarda uyudu
Ekdi dana gibi nazlı böyüdü
İlk başlarda az birezcük toyudu
Soğnasında evde galdı gara gız.
Gara gız ki; babasının tek gızı
Bülbül yurtsuz, yuvasız
Bağban garip bağ garip.
Kerpiç evler sıvasız
Ölen ölmüş, sağ garip.
Öksüz kalmış babalar
İsviçre’den geldi bana
Gelişinden belli oğlak.
Mösyö dedi güldü bana
Ecnebice dilli oğlak.
Sülalecek sosyeteymiş
İki sırık üç beş tahta
Hafifliği kuş gecgere
Yük taşınır bata çıka
Ara sıra iş gecgere
O sedyenin atasıdır
İslam üzre gelsek de
Olmaya özümüz yok
Müslümanız desek de
Ölmeye yüzümüz yok
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!