Hekim Coşkun Şiirleri - Şair Hekim Coşkun

Eğitim üzerine
Günümüz toplumu en cahili ve en aydını ortak bir kanıya varmış bulunmakta. Bu kadar geniş bir; EVET sorunumuz EĞİTİM diyen bir toplum da yaşıyoruz ve hala neden EĞİTİM üzerine projeler üretilmez ve hala neden EĞİTİM diye CAHALET okutulur.
Çünkü egemenler ÇOBANDIR ve toplumları sürü mantığıyla YÖNETİR.
Koyun gibi, DAVAR gibi toplulukların, ETİNİ,SÜTÜNÜ, EMEĞİNİ limon gibi sıkarak sömüre bilmek için EĞİTİMSİZ YIĞINLAR gereklidir.
Toplumca ortak kanımız; TÜM SORUNLARIN BAŞ SORUMLUSU eğitimsizliktir.
Her olayda, her toplumsal rahatsızlıkta ve hatta,hırsızlık,tecavüz,gasp, kapkaç vs. gibi her adli olayda bile, mağdurun neye göre MAĞDUR sayıldığı belli olmayan zamanlar da bile tüm kahramanlar suçu EĞİTİMSİZLİĞE yorumlarlar..

Bu gün yine her zamanki monoton bir yaşamın GERİSİN geriye giden sosyal geri bıraktırılmışlığımız üzerine kafa yorayım dedim biraz.
Bir türlü ağrısına çözüm bulamadığım baş ağrılarım birkaç gündür NÖBETTE yine.
Sanırım ülkenin içinde bulunduğu bunalım ve krizler nedeniyle öfkemi frenleyemiyorum ve
beynime ağrı olarak nüfus ediyor.
Sanki dünyanın merkezinde ben varmışım gibi. Toplar, tüfekler, keleşin koflar, nükleer başlıklar, filolar,HARİTALAR, Yeni Dünya Düzen(sizli) ği, savaş, SU, petrol, ÇÖPTENEKESİ…
At, avrat, NAMUS, namussuzluklar.

kulağa hoş gelen bir müzik sesinin tınısında
bir salise önceki kızgınlığımda
daha ötesine gittiğimde
yada durup anlık öfkenin tatlı aptallığında
ne kadar yakın yada uzak olduğunda
boş hayaller kurarak baktığımda

haklısın canım, haklısın
gider sanmış idik her yolu ankara ya
olmadı
takılıp kaldı
gözlerimiz yollarda
ellerimiz armut topluyor, armut

ya ben unutmuşum beni
ya tutsak kalmışım sana.
dünden iyiyim
yani hep öyle denir ya,
iş te öyle…
bu gün özgürlüğüm sende kaldı diye kendi kendimi yedim

elleri pantolon cebinde
tir-tir titreyerek anlamsız bakışlar arasında
beni ve herkesi küçümseyen bakışlarla
bir anlam vermeye çalışıyorlardı
koşuşturmalarımıza
sokakta çocuklar ve ben

ben vardı azınlıkta
benle at başı giden
bizler vardık
iyi, acılı, mutlu insanlar
hoş seksi Havva nın silsilesi kadınlar
çiftçi adem dayı vardı;

yıldızsız bir gece gibiydi karanlık
her umuda haykırışta
korku dolu bir yalnızlıktı bizi boğan
fezlekelerimizde yazılı olan
katışıksız tüm yalanlar
ve iddia edildiği gibi değil di zaman.

en çok seni
düşündüğüm zamanlar içim yanar.
en çok beklemek yorar beni
çekilmez olur saniyeler sen geleceksin diye…
geleceksin?
en çok seni

Yağmurlu bir gün
yine mağrur,yine fettan gözlerinde beni aradım
gözlerin bende
aklın ekonomik keşmekeşte.
sen uzaklarda bir yerde
ben kendimden uzak