Hasan Ulusoy Şiirleri - Şair Hasan Ulusoy

Hüseyin'e Gamlı Mektup

Gül asıllı nur yapılı, şehitlerin serveri
Canımı kurban edeyim, sana gözüm Hüseyin.
Kerbela denince içim dışım kederle dolar,
Gözlerime yaşlar dolar, artar sızım Hüseyin.

Gelemedim vicdanım alevlerin içinde
Gökbayrağı gölgeler kıpkızıl kan bulutu
Ateş yağar üşürken sevda serin içinde
Hayat açılmadık bir kapkara ketum kutu
Ayazların yaktığı mor güllere eyvah ey
Türk olmak bu dünyada taşınması en zor şey

Kartallara küskün kızgın kayalar
Martılara mesken şahinlere naz
Koskoca dünyada tutmaz mayalar

Silkelenen yürek gamı atamaz
Zirveler kartalsız yılgın yatamaz.

Beni sevdan ile hemdem eyleyen
Sana seni veren kudret değil mi?
Özümde varlığı tek cem eyleyen
O emsalsiz eşsiz kuvvet değil mi?

Halil gibi nara girip çıktımsa

Ah be gönül kırk yıl oldu bu yolda
Yürürsün yorulmak ar geldi sana.
Hayaller umutlar, hep dokuz koldan
Kendine darılmak ar geldi sana

Ruhuna sağ iken kefen biçerek

Şiirlerimde seni anlattım anlamadın
Bilemedin sevdanın bana verdiği gamı
Saçlarını sererdim baş ucuna destanın
Basardım yüreğime sensiz gamlı akşamı

Suya verdiğim anlar aşkın geri vururdu

Zulmün zılgıtını gördüğün zaman
Anlarsın belasını suskun kalmanın
Kar nasıl yağarken kordan habersiz
Nasıl erir düşüp yandığı zaman
Yaşar acısını gafil olmanın.

Aşkın tarifi olmaz her gönülde başkadır
Hırpalayan pençede sevgi saklanır bazen
Kırbaç değen bedeni incitmeyen başka sır
Katran gül niyetine alıp koklanır bazen

Hüzün beni yaşatır zevki sana vereyim

Henüz vakti değil mevsimler kışa düştü
Yağmurları beklemem kar mevsimidir şimdi
Cemreler uzak iklimde müjdelerken baharı
Bülbüller figan eder zar mevsimidir şimdi.

Yıkılmış hayallerim enkazında kayboldum

Çağıran ses yabancı ben kimin yolundayım
Körleşen mantığımı çekip götüren nedir
Bir ucube varlığın sağında solundayım
Bu serseri gidişe kaç şeytan bahanedir

Yar kokulu sevdalar kahpelere oyuncak